Abdestin Hakîkati

9 Aralık 2023 tarihinde yayınlanmıştır.

Namaz

İsmâil Hakkı Bursevî Hazretleri Kitâbü'n-Netîcesinde buyuruyorlar ki :

Hakîkat-i vudû', mâsivâdan i'râz ve hakîkat-i salât, Hakk'a ikbâldir. Binâen-'alâ-hâzâ şol kimse ki Hakk'a ikbâl edüp onunla münâcâta tâlib ola, mukaddem tevaddî' etmek gerekdir. Zîrâ bilâ-tahâre dâire-i münâcâta duhûl müyesser olmaz. Anın içün Kur`ân'da gelir : "لاَ يَمَسُّهُ إلَّا الْمُطَهَّرُونَ". Yani sırr-ı hüviyyet-i ilâhiyyeyi levs-i ta'allukatdan mutahhar olanlar mess ederler. Ehl-i türâb ise esfeldedir ve ehl-i feyz ise a'lâdadır. Bu ma'nâdan gerekdir ki 'ulüvv-i himmet ehli olup a'lâya meyl eyleye, tâ ki a'le'l-e'âlîye vâsıl ola. Fefhem cidden va'mel kat'an.

Lisâna âşinâ olmayanlar için kısaca îzâh edelim :

Abdestin hakîkati mâsivâdan yüz çevirmek, namazın hakîkati Allah'a yönelmekdir. Bu itibarla, kim Allah'a yönelip O'nunla konuşmak, O'na yalvarmak, yakarmak isterse, önce abdest alması lâzımdır. Zîrâ temizlenmeden Allah'ın huzûruna çıkılmaz. "لاَ يَمَسُّهُ إلَّا الْمُطَهَّرُونَ" âyet-i celîlesi bu hakîkate işâret eder. Yani insan ilâhî sırlara ancak her türlü alâka kirlerinden temizlendikden sonra erişebilir. Dünyâ ehli, aşağılardadır. Ehl-i feyz ise yücelerdedir. Öyleyse insan himmetini yüksek tutmalı ve yücelere meyletmeli, tâ ki yücelerin yücesine erişe. İyi anla ve mutlakâ gereğini yap.

Listeye geri dön