Allah Gafûr'dur Diye İbâdeti Terkediyorsun da Rezzâk'dır Diye Çalışmayı Niçin Terketmiyorsun?

5 Ocak 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

Hikmet
Bir önceki yazımızda bahsettiğimiz gibi, durmadan günâh işlemeye devâm eden gâfillerden birisi, kendisine ne zaman nasîhat edilse, meselâ "Günâhı bırak, tövbe et, ibâdete başla, cehhenem var, azâb var" filan denilse, bu nasîhatları hiç dinlemediği gibi, bir de utanmadan "Siz benim günâhıma ne karışıyorsunuz, işinize bakın. Allah Gafûru'r-Rahîm değil mi, Allah beni affeder" diyerek küstahca cevaplar verir ve herkesi sustururmuş. Bir gün yine bir meclisde böyle bir konuşma olmuş. Edebsiz adam, kendisine nasîhat edenleri yine "Allah Gafûru'r-Rahîm değil mi?" sözüyle susturunca orada bulunan bir ârif ona şöyle sormuş : "Sen Allah'ın Gafûr ve Rahîm olduğunu bildiğin gibi Rezzâk olduğunu da biliyor musun?" demiş. Adam "Bilmez olur muyum, elbette biliyorum" diye cevap vermiş. O ârif, o gâfili şu sözüyle irşâd etmiş : "Allah Gafûr'dur diye ibâdeti terkediyorsun da Rezzâk'dır diye çalışmayı niçin terketmiyorsun? Mâdem ki Allah'ın Rezzâk olduğunu kabûl ediyorsun, öyleyse dünyâ menfaati için hiç durmadan niçin oraya buraya koşturup duruyorsun?"

Niçün sen nefs-i emmârı bu gafletden uyarmazsın
Muhammed şer'i gülünü senin yüzüne urmazsın
Hezârân türlü hikmetler katında söylenir ise
Şekâvet penbesin hergîz kulağından çıkarmazsın
Listeye geri dön