14 Ekim 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Allah ile arayı iyi yapmak lâzım. Allah ile arayı iyi yapmanın birinci şartı da Allah'ı zikretmekdir. Yine Kitâb-ı Kerîm'den haber verelim. Allah, "فَاذْكُرُونِي أَذْكُرْكُمْ Fezkurûnî ezkurkum" âyet-i kerîmesinde "Beni zikrediniz, ben de sizi zikredeyim" diyor. Kul Allah'ı zikretmeye başladı mı Allah' da kulunu zikrediyor. Yani zikir karşılıklı oluyor. Sen Allah'ı istiğfâr ile zikrediyorsun, Allah seni afv ile zikrediyor. Sen Allah'dan isteyerek O'nu zikrediyorsun, Allah istediğini sana vererek seni zikrediyor. Sen O'na yürüyerek gidiyorsun, O sana koşarak geliyor. Bir kul Allah desin de, Hakk'ın kapısından mahrûm dönsün, buna şaşılır, hayret edilir. Velev ki o kul, seksen sene, yüz sene dalâlet sahrâlarında dolaşsın, küfür deryâlarında boğulsun. Sonra aklını başına alıp Allah desin. Allah Celle Celâluhu Hazretleri hemen o kuluna cevap verir. Allah, o kadar mütekebbirdir ama kullarına karşı da o kadar mütevâzı'dir. Çünkü severek halketmişdir. Allah, ne arşı sevmiş, ne kürsîyi, ne cenneti, ne hûrîyi, ne gılmânı. Sevgilisini kullardan seçmiş. Kim o sevgilisi? Habîb-i Hudâ Hazret-i Muhammed Mustafâ sallallahu aleyhi vesellem. Biz de ona îmân etmişiz. Öyleyse Allah bizi de seviyor. Eğer bizi sevmeseydi Habîbine ümmet etmezdi. Her şeyden önce mevkiini öğren, bil.