3 Haziran 2023 tarihinde yayınlanmıştır.
Ala' yâhud 'ulüvv kökünden gelir. Her iki kelimde şan, şeref, kuvvet ve kudret sahibi olmak manâsına gelir. Müteâlî, izzet ve şeref bakımından pek yüce manâsına gelir. Cenâb-ı Hakk'a izâfe edildiğinde ise, şân, şeref, izzet ve kudret bakımından en yüce, mutlak hükümrânlık sâhibi demek olur. Müteâlî, aynı zamanda Cenâb-ı Hakk'ın zât-ı ulûhiyyetinin akılla, fikirle, bilgiyle idrâk edilemeyeceğini ifâde eder. O yüzden Cenâb-ı Hakk'ın isminin yanına "teâlâ" lafzı eklenir. "Allahu Teâlâ" demek, Allah öyle yücedir ki O'nun yüceliğini idrâk etmek mümkün değildir demekdir. Bu hikmete binâen Peygamberimiz, "Sübhâneke mâ arafnâke hakka marifetike yâ ma'rûf" buyurmuşlardır yani "Ey marûf, biz seni hakkıyla bilemedik, seni tesbîh ederiz" demişlerdir. Tesbîhin manâsını bilenler, bu ismin manâsını anlamakda zorluk çekmeyeceklerdir. Zirâ manâları birbirine yakındır. "Sübhânallah" demekle "Yâ Müteâlî" demek arasında pek bir fark yokdur.
Bu esmâ, Sure-i Ra'd'daki, "عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ الْكَب۪يرُ الْمُتَعَالِ" âyet-i celîlesinde zikrolunmuşdur. Kur`ân-ı Kerîm'in pek çok yerinde de başka lafızlarla bu esmâya işâret vardır. Bazı yerlerde teâlâ lafzı ile, bazı yerlerde alî ve a'lâ lafzı ile. Gerek A'lâ, gerek 'Alî Müteâlî ile aynı manâya gelir, en yüce demekdir. Bu isim, 99 esmâ arasında da geçer. Yine bu isim her namazda okuduğumu sübhâneke duâsı içindeki "ve teâlâ ceddük" cümlesinde de vardır.
Bu esmânın tecellîlerini her dâim her yerde görmekdeyiz. Hiç bir ferd, hiç bir mahlûk Cenâb-ı Hakk'ın saltanatı hâricine çıkamaz. Her şey O'nun kahr u galebesi altındadır. Yine bunca âlim, bunca ârif gelmiş, sayısız eserler ortaya koymuşlar, her husûsda söz söylemişler, kalme oynatmışlar fakat Cenâb-ı Hakk'ın zâtı hakkında hepsi dillerini yutmuşlar, kalemlerini kırmışlardır.
Kulun bu esmâdan alacağı hisseye gelince. Gerek ilim, gerek amel, gerek ahlâk bakımından yükselenler bu esmâdan hisse almış olurlar. Bâhusûs Hakk'ın emrine baş eğenler, kulluklarını bilenler ve tezkiye-i nefs, tasfiye-i kalb ederek kudsiyyet kazananlar, bu ismin sırrına mazhar olurlar ve iki cihânda âlî olurlar.