13 Şubat 2023 tarihinde yayınlanmıştır.
Nasr kökünden gelir. Nasr yâhud masdar hâliyle nusret, yardım etmek, desteklemek, sıkıntıdan kurtarmak, zafer vermek demekdir. Nasîr, yardım edici demekdir. Nâsır da aynı ma'nâya gelir. Ama nasîr başına harf-i tarîf getirilerek Cenâb-ı Hakk'a nisbet edildiğinde mübâlağa ifâde eder, aynı zamanda ma'nâsı şumullenir. Bu itibarla bu esmâya şöyle manâ vermek gerekir : Kendisinden yardım isteyen mü'minlere yardım eden, kendisine itâat edenleri mansûr ve muzaffer kılan, sevdiği kullarına hidâyete erişdiren, Hakk yolunda yürüyenleri rızâya, rıdvâna, cemâle erişdiren, yardımı çok kuvvetli, çok tesirli olan, her zorluğu yenmeye, her müşkili halletmeye yetecek kuvvetde yardım edici.
Bu isimler 99 esmâ arasında yokdur ama ikisi de Kur`ân'da pek çok yerde geçer. Meselâ "نِعْمَ الْمَوْلٰى وَنِعْمَ النَّص۪يرُ" âyet-i celîlesinde "Ne güzel yardımcıdır o" meâlindedir. "وَكَفٰى بِاللّٰهِ وَلِيًّاۗ وَكَفٰى بِاللّٰهِ نَص۪يرًا" âyetinde ise, "Yardımcı olarak Allah yeter" manâsına gelir.
Bu ismin tecellîlerine ve mazharlarına gelince. İ'lâ-yı kelimetullah için cihâd edenlerin mansûr ve muzaffer olmaları bu ismin tecellîsiyledir. Sûre-i Feth'in baş tarafındaki, "وَيَنْصُرَكَ اللّٰهُ نَصْرًا عَز۪يزًا" âyet-i celîlesi bunu ilân eder. Yapdıkları büyük işlerle târihe geçmiş âlimler, kumandanlar, devlet adamları hep bu isme mazhar olmuşlardır. Zîrâ Allah'ın mü'minlere vaadi vardır, "اِنْ تَنْصُرُوا اللّٰهَ يَنْصُرْكُمْ" buyurmuşdur. Yani kim Allah için çalışırsa, dîn için gayret gösterirse, Allah onu mansûr kılar. İlâhî nusretin alâmeti, kişinin fevkalade muvaffakiyetler elde etmesidir.
Kulun bu isimden alacağı hisse, ibâdullaha hizmet ve yardım etmekdir. Kula hizmet Hakk'a hizmetdir. Bu isimden en büyük hisseyi alanlar ise, Dîn-i İslâm'a hizmet edenler ve i'lâ-yı kelimetullah için çalışanlardır.