Amelleri Geçersiz Sayılacak Olan Kişiler

Resûl-i Ekrem Efendimiz buyurmuşlardır ki :

Kıyâmet gününde Allah kulları arasında hüküm vermek için onlara inecekdir. Her ümmet diz çökmüş hâldedir. Allah'ın çağıracağı ilk kimseler Kur`ân'ı ezberinde tutan, Allah yolunda öldürülen ve serveti çok olan kişiler olacakdır. Allah, Kur`ân okuyana, "Peygamberime indirdiğim kitâbı sana öğretmedim mi?" buyuracak. O da, "Evet yâ Rabbi" diyecek. Allah, "Öğrendiğin husûslarda ne yapdın?" buyuracak. Kul, "Gece ve gündüz dâimâ ona göre hareket etdim" diyecek. Allah, "Yalan söylüyorsun!" buyuracak. Melekler de, "Yalan söylüyorsun!" diyecekler. Allah şöyle buyuracak, "Bilâkis, sen falan Kur`ân okuyor desinler istemişdin ve bu da denildi". 

Sonra servet sâhibi getirilecek ve Allah ona, "Ben senin rızkını genişletmedim mi? Böylece seni kimseye muhtâc olmayacak hâle getirmedim mi?" buyuracak. O kimse, "Evet yâ Rabbi" diyecek. Allah, "Sana verdiğim serveti ne yapdın?" diye soracak. Kul, "Akrabâlarımı aradım ve muhtâclara yardım etdim" diyecek. Allah, "Yalan söylüyorsun!" buyuracak. Melekler de, "Yalan söylüyorsun!" diyecekler. Allahu Teâlâ, "Bilâkis sen, falan cömertdir, denilmesini istemişdin, bu da denildi" buyuracak.

Sonra Allah yolunda öldürülen kişi getirilecek ve Allah ona soracak, "Sen hangi uğurda öldürüldün?" Kul cevâb verecek, "Kendi yolunda savaşı emretdin, ben de dövüşdüm, sonunda öldürüldüm". Allah ona, "Yalan söylüyorsun!" buyuracak. Melekler de,  "Yalan söylüyorsun!" diyecekler. Allah, "Bilâkis sen, falan cesur kimsedir, denilmesini arzu etmişdin ve bu da denildi" buyuracak.

Sonra Resûl-i Ekrem Efendimiz dizlerine vurarak şöyle buyurdular : "İşte bu üç kişi, kıyâmet gününde cehennem ateşinin kendileriyle tutuşturulacağı, Allah'ın ilk mahlûklarıdır" buyurdular.

Diğer bir hadîs-i şerîflerinde de Efendimiz şöyle buyurmuşlardır :

Melekler Allah'ın huzûrunda duracak ve kulun amelini Allahu Teâlâ için yapdığına dâir şâhidlik edecekler. Allah onlara şöyle buyuracak, "Siz kulumun amelinin bekçilerisiniz, ben ise onun kalbinde olanı biliyorum. Muhakkak ki o, bu amelle beni taleb etmedi, benden başkasını taleb etdi. Öyleyse lanetim onun üzerine olsun".

Bu hadîs-i şerîflerden de anlaşılacağı üzere, bütün iş ihlâsdadır. İhlâssız amel ind-i ilâhîde makbûl değildir. Yani niyet hâlis olmayınca amelin hiç faydası olmaz, ne kadar çok olursa olsun. Halbuki niyet hâlis olursa, az amelle dahi Hakk'ın rızâsını elde etmek mümkündür.