Anasının Rızasını Almadan Hacca Giden Delikanlı

18 Haziran 2020 tarihinde yayınlanmıştır.

Anne
Muzaffer Efendi Hazretleri buyuruyorlar ki :
İslâm dîninin beş şartından bir tânesi hacdır. "Ananın rızâsı olmadan yapacağın hac ibâdeti bile kabûl olmaz" demişlerdir. Anasının rızası olmadan hacca giden bir delikanlının başına gelen felâketi ibretle oku.
Bir delikanlı hacca niyet edip, anasından izin istedi ama anası râzı olmadı. Kadın, "Evlâdım benim senden başka kimsem yok, sen hacca gidersen bana kim bakar. Hem de ben senin hasretine dayanamam" dediyse de, çocuk dinlemeyip bineğini hazırladı. Kadın bakdı ki evlâdı fikrinde ısrâr ediyor, ona yol levâzımâtı hazırlayıp Allah'a ısmarladı ve "Yâ Rabbi, bana evladımı sağ-sâlim iâde et. O benim sözümü dinlemedi ama gençdir, onu affet, kazâdan-belâdan koru" diye arkasından duâ ve niyâz edip, oğlunu yolcu etdi. 
Delikanlı, hac kâfilesi ile giderken, birisi yanına sokulup, "Seninle arkadaş olalım. Ben bir kestirme bir yol biliyorum, o yoldan gidersek bu kâfileden bir hafta önce Kabe'ye varırız" diyerek çocuğu kandırdı ve kâfileden ayrıldılar. Bir müddet sonra ormanlık bir yere vardılar, insandan hattâ canlıdan bir eser kalmadı. O korkunç vâdiye vardıklarında, adam kılıcını çekip, "Çabuk paraları çıkar" dedi ve çocuğa önlerindeki hendeğe bakmasını söyledi. Çocuk hendeğe bakınca, orada birçok insan iskeleti olduğunu gördü ve başına geleceği anladı ve "Bana kıyma, ben bir ananın bir oğluyum, paralarım sana helâl olsun, beni anama bağışla" dediyse de, harâmî, "Ben yeminliyim, soyduğum adamı öldürürüm, çabuk soyun ve paraları çıkar" diyerek çocuğun üzerine yürüdü. Delikanlı, "Bâri iki rekat namaz kılayım" diye niyâz etdi. Harâmî, bu niyâzı kabul edip, "Peki ama çabuk ol, hemen kıl bakalım namazını" dedi.
Delikanlı, abdest alıp namaza durdu ve yüzünü secdeye vurup niyâza başladı, hem ağlıyor hem de duâ ediyordu. Duâsında, "Yâ Rabbi, bana imdâd eyle, dermân eriştir. Yâ Rab, biliyorsun, dünyâda bir ananın bir oğluyum, anamı firâk ve hasret ateşine yakma, anama merhamet eyle" diyerek, gözyaşı döküp, münâcât ederken, kulağına bir ses geldi, "lebbeyk" âvâzesini işitdi. Ses durmadan yaklaşıyordu. Çocuk bu sesi işitince yüreğine su serpildi. Delikanlı secdede "Yâ Allah Meded, Yâ Allah Meded" diye yalvarıyor, o böyle yalvardıkça ses gitgide yaklaşıyordu. Nihâyet başını secdeden kaldırınca, başucunda elinde süngüsü ile pek heybetli bir zâtın durduğunu gördü, ona "Beni bu zâlimden kurtar, beni öldürüp, anamı hasret ateşine yakmak istiyor" dedi. O heybetli zât, hemen elindeki harbeyi harâmîye vurup, onu o anda helâk eyledi. Delikanlı ona, "Siz kimsiniz?" diye sorunca, "Ben yedinci kat gök meleklerindenim. Bu harâmînin burada sakladığı mallarından al, hemen ananın hizmetine dön, hacca gitmekden vazgeç" dedi ve gözden kayboldu. Delikanlı, oradan kaldırabileceği kadar mal alıp vatanına döndü ve anasına kavuşdu. Başına gelenleri anlatdı ve berâberce Allah'a şükrettiler.
Cemâlin ka'besi şâhım bana cennetden lezîz
Zülâlin katresi cânâ bana kevserden lezîz
Vukûf etmek senin taht-ı rızânda bana bir sâ'at
Nice bin kez vukûf-ı hacc-ı ekberden lezîz

www.muzafferozak.com
Listeye geri dön