Ârifin Kalbi
29 Ekim 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Dil-i 'ârif merâyâ-yı Cemâl-i Mustafâ olmuş
Anınçün mazhar-ı sırr-ı tecellâ-yı Hudâ olmuş
Ârifin kalbi, Muhammed Mustafâ'nın cemâline ayna olduğu için Hakk'ın tecellîyât sırlarına mazhar olmuşdur.
Ârifin kalbi, Muhammed Mustafâ'nın cemâline ayna olduğu için Hakk'ın tecellîyât sırlarına mazhar olmuşdur.
Dil-i 'ârif muhakkak 'arş-ı a'zamdan mu'azzamdır
Ki zîrâ bârgâh-ı pâdişâh-ı enbiyâ olmuş
Ârifin kalbi, muazzam arşdan da muazzamdır. Çünkü o kalb, peygamberlerin en yücesi olan Muhammed aleyhisselâmın makâmıdır.
Ârifin kalbi, muazzam arşdan da muazzamdır. Çünkü o kalb, peygamberlerin en yücesi olan Muhammed aleyhisselâmın makâmıdır.
Dil-i 'ârif n'ola reşkâver-i 'arş-ı 'azîm olsa
Çü me'vâ-yı Cenâb-ı Hâlik-i arz u semâ olmuş
Arifin kalbinin arşı kıskandıracak kadar kıymetli olmasına şaşılmaz zîrâ bu kalb yeri göğü halkeden, cümle kâinâtı vâr eden, Cenâb-ı Hakk Celle ve A'lâ Hazretlerinin nazargâhıdır ve beytullah-ı hakîkîdir.
Arifin kalbinin arşı kıskandıracak kadar kıymetli olmasına şaşılmaz zîrâ bu kalb yeri göğü halkeden, cümle kâinâtı vâr eden, Cenâb-ı Hakk Celle ve A'lâ Hazretlerinin nazargâhıdır ve beytullah-ı hakîkîdir.
Dil-i 'ârif gubâr-âlûde olmaz gerd-i külfetle
Edüp kesretde vahdet mest-i câm-ı "eynemâ" olmuş
Ârifin kalbi öyle arıdır öyle durudur ki, hiç bir şey onu bulandıramaz. Ârif ," فَأَيْنَمَا تُوَلُّواْ فَثَمَّ وَجْهُ اللّهِ Fe eynemâ tüvellû fe semme vechullah" âyetinin sırrına mazhar olmuş ve kesretde vahdeti bulmuşdur. Ârif, neye nazar etse hep Hakk'ı görür.
Dil-i 'ârif tecerrüd eyleyüp dünyâ vü 'ukbâdan
Geçüp nakş-ı sivâdan âşinâ-yı "kul kefâ" olmuş
Ârifin kalbi dünyâ ve ukbâ endîşelerinden de arınmışdır. Ârif, kalbinden mâsivâyı tamâmen söküp atmış, "قُلْ كَفَى بِاللّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ Kul kefâ billâhi şehîden beynî ve beyneküm" âyetinin sırrına ermiş ve Hakk ile Hakk olmuşdur.
Ârifin kalbi dünyâ ve ukbâ endîşelerinden de arınmışdır. Ârif, kalbinden mâsivâyı tamâmen söküp atmış, "قُلْ كَفَى بِاللّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ Kul kefâ billâhi şehîden beynî ve beyneküm" âyetinin sırrına ermiş ve Hakk ile Hakk olmuşdur.
Kulûba günde yetmiş kez nazar eyler Cenâb-ı Hakk
Dil-i 'ârif velî her dem nazargâh-ı Hudâ olmuş
Bir hadîs-i şerîfde, Cenâb-ı Hakk'ın kalblere günde yetmiş defa nazar ettiği beyân olunmuşdur. Bu hadîs-i şerîfde bahse konu olanlar, avâm-ı nâsdır yani sıradan insanlardır. Ârifin kalbi ise, her an Hakk'ın nazargâhıdır.
Bir hadîs-i şerîfde, Cenâb-ı Hakk'ın kalblere günde yetmiş defa nazar ettiği beyân olunmuşdur. Bu hadîs-i şerîfde bahse konu olanlar, avâm-ı nâsdır yani sıradan insanlardır. Ârifin kalbi ise, her an Hakk'ın nazargâhıdır.
Cenâb-ı 'ârif-i billah cinâna eylemez rağbet
Hemân Müştâk-ı dîdâr-ı Cenâb-ı Kibriyâ olmuş
Hakk'a ârif olanlar cennet-i ef'âle ve cennet-i sıfâta rağbet etmezler. Onların tek arzusu cemâlullahdır.
Hakk'a ârif olanlar cennet-i ef'âle ve cennet-i sıfâta rağbet etmezler. Onların tek arzusu cemâlullahdır.
Müştâk Baba
Kuddise Sırruh