8 Ağustos 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Âşık Semnûn, gençliğinde evlenmemiş, sünnete ittibâ maksadıyla ileri yaşlarda, sâliha bir hanımla evlenmiş. Bir kız çocuğu olmuş. Çocuk üç yaşına gelince, ona çok büyük bir muhabbetle bağlandığını hissetmiş. Bir gece rüyâsında, kıyâmetin koptuğunu, her zümreye bir sancak verildiğini görmüş. Sancaklar arasında gözleri kamaştıran bir sancak görünce, "Bu sancağın sâhipleri kimlerdir?” diye sormuş. "O, onları sever, onlar da O'nu sever" âyetiyle beyân olunan topluluğun yani Allah âşıklarının sancağıdır" demişler. Semnûn, bu topluluğa karışmak için yaklaşınca, içlerinden birisi onu itmiş. Semnûn "Ben de Allah âşıklarındanım, hattâ ismim bile "Âşık" deyince "Senin kalbin Allah'dan gayrısına meyledince, ismin âşıklar zümresinden çıkartıldı" demişler. Semnûn, uyandığında ağlayıp inlemeye başlamış. "Allahım! Senin sevgine ortak olacak, muhabbet yolunda bana engel olabilecek her şeyden beni kurtar" diye duâ etmiş. Ertesi gün, pek sevdiği kızının damdan düşüp öldüğünü haber vermişler.
Âşık Semnûn haccdan dönerken bir şehre uğramış. O şehrin halkı kendilerine vaaz etmesini istemişler. Semnûn, mescidde toplanan cemaate vaaza başlamış ama vaazını kimsenin dinlemediğini farkedince, yüzünü kandillere dönüp "Size hitâb ediyorum" der demez bütün kandiller yere dökülmüş..
Âşık Semnûn, bir gün etrâfındakilere muhabbetden bahsederken, küçük bir kuş görmüş. Kuşa doğru yönelmiş ve sohbetine sanki ona anlatıyormuş gibi devâm etmiş. Kuş hemen gagasıyla toprağa vurmaya başlamış. Kuş, gagasını o derece kuvvetli ve hiç durmadan yere vurmuş ki gagasından kan gelmeye başlamış. Az sonra kuşun bir ürpermeyle yere düştüğünü ve öldüğünü görmüşler.Âşık Semnûn, konuşmasının güzelliği ile de meşhûrmuş. Sözleri pek tatlı ve gönül alıcı, hitâbeti pek tesirliymiş. O'nu dinleyenler ferahlanır ve O'na hayran olurmuş. Teberrüken bazı sözlerini nakledelim :
Âhiretde en çok mes'ûd olacak olanlar, dünyâda Allah'ı en çok sevenlerdir. Çünkü âhiret demek, Allah'a yönelmek ve Allah'a kavuşmak demekdir. Tövbe, sabır, zühd gibi makamlar, muhabbeti elde edebilmek için bir takım yollardır. Esas olan, Allah'dan başkasına kalbde yer vermemekdir.
Kulun Hakk'a ulaşmasının başlangıcı, bedeninin ihtiyâçlarını gidermekle uğraşmakdan vazgeçmesidir. Hakk'dan uzaklaşmasının başlangıcı da, nefsine uyup onunla haşır neşir olmasıdır.
Her şey, kendisinden daha latîf bir şeyle ifâde edilebilir. Aşk, o kadar latîfdir ki, ondan daha latîf bir şey bulmak mümkün olmadığı için, dil ile ifâde edilemez.Âşık Semnûn Hazretlerinin şiirleri de meşhûrdur. Bunlardan birkaçını teberrüken yazalım :