Bakmakla Değil Görmekle! - İşitmekle Değil Anlamakla!

17 Aralık 2016 tarihinde yayınlanmıştır.

Kuran
Ne var ki onlarda kör olan, gözler değil kalblerdir...
Sûre-i Hacc, Âyet 46
Şunlar Muzaffer Efendi Hazretlerinin vecîz sözlerindendir :
Bakmakla değil, görmekle! Kalb gözü kör olan, baş gözü ile baksa da göremez!.. 
İşitmekle değil, anlamakla! Kalb kulağı sağır olan, baş kulağı ile duysa da anlayamaz!...
Efendi Hazretlerinin bu özlü sözleri Kur'ân-ı Kerîm'de birçok âyet-i kerîmelerde zikredilen ma'nevî körlük ve ma'nevî sağırlık hakkındadır...Biz şimdilik şu iki âyet-i kerîmeyi zikretmekle iktifâ edelim...

وَمَثَلُ الَّذِينَ كَفَرُواْ كَمَثَلِ الَّذِي يَنْعِقُ بِمَا لاَ يَسْمَعُ إِلاَّ دُعَاء وَنِدَاء صُمٌّ بُكْمٌ عُمْيٌ فَهُمْ لاَ يَعْقِلُونَ 
Ve meselullezîne keferû ke meselillezî yen’ıku bi mâ lâ yesme'u illâ du'âen ve nidââ, summun bukmun umyun fe hüm lâ ya’kılûn.
 İnkârcıları hakka çağıranın durumu, tıpkı bağırıp çağırmadan başka bir şeyden anlamayan hayvanlara haykıran çobanın durumuna benzer. Onlar sağır, dilsiz ve kördürler. Bundan ötürü akıllarını kullanıp gerçeği anlayamazlar.
Sûre-i Bakara, Âyet 171


وَلَقَدْ ذَرَأْنَا لِجَهَنَّمَ كَثِيرًا مِّنَ الْجِنِّ وَالإِنسِ لَهُمْ قُلُوبٌ لاَّ يَفْقَهُونَ بِهَا وَلَهُمْ أَعْيُنٌ لاَّ يُبْصِرُونَ بِهَا وَلَهُمْ آذَانٌ لاَّ يَسْمَعُونَ بِهَا أُوْلَئِكَ كَالأَنْعَامِ بَلْ هُمْ أَضَلُّ أُوْلَئِكَ هُمُ الْغَافِلُونَ 
Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîran minel cinni vel insi, lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsırûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesme'ûne bihâ, ulâike kel en’âmi bel hum edallu, ulâike humul gâfilûn.
Biz cehennem için cinlerden ve insanlardan öyle kimseler yarattık ki onların kalbleri vardır ama bu kalblerle idrâk etmezler, gözleri vardır onlarla görmezler, kulakları vardır onlarla duymazlar. Hâsılı onlar hayvanlar gibi, hatta onlardan da şaşkındırlar. İşte asıl gâfil olanlar onlardır.
Sûre-i A'râf, Âyet 179
Listeye geri dön