31 Temmuz 2016 tarihinde yayınlanmıştır.
 |
"kul hel yestevîllezîne ya’lemûne vellezîne lâ ya’lemûn" "De ki : Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?..." Sûre-i Zümer, Âyet 9 |
İki kabadayı tekme-tokat, sille-yumruk kavgaya tutuşmuşlar...Kavgaya şâhid olan iyi niyetli bir adamcağız bunları ayırmak maksadı ile aralarına girince, ayırmak şöyle dursun, ikisinden birden yediği yumruklar yüzünden kafası-gözü yara bere içinde kalmış, canını zor kurtarmış...Kavgayı kenardan seyredenler, zavallı adamcağızın bu hâlini görünce endîşe ile sormuşlar :
"Amca! Kafana bir şey oldu mu?"
Adamcağızın cevâbı pek zarîf olmuş :
"Evlâdım! Bende kafa olsa hiç bu adamların arasına girer miydim!..."
"Filler tepişirken karıncalar ezilir" sözü darb-ı mesel olmuşdur, hepimiz habire tekrâr ederiz ama birçoğumuz bu sözden ders almayız...Akl-ı selîm ile düşünelim bir kerre...Tepişen fillerin maksadı karıncaları ezmek midir?...Karıncaların ezilmesi başka, fillerin maksadı başka...Öyleyse insâf edin...Filler tepişirken ayak altında dolaşılır mı!...
Bu mes'eleyi anlamak istersen şu âyetin ma'nâsını tefekkür et!...
حَتَّى إِذَا أَتَوْا عَلَى وَادِي النَّمْلِ قَالَتْ نَمْلَةٌ يَا أَيُّهَا النَّمْلُ ادْخُلُوا مَسَاكِنَكُمْ لَا يَحْطِمَنَّكُمْ سُلَيْمَانُ وَجُنُودُهُ وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ
Hattâ izâ etev alâ vâdin nemli kâlet nemletun yâ eyyuhân nemludhulû mesâkinekum, lâ yahtımennekum suleymânu ve cunûduhu ve hum lâ yeş’urûn...
Hattâ karınca deresi üzerine vardıklarında bir karınca şöyle dedi : «Ey karıncalar! Haydi, yuvalarınıza girin, Süleyman ve ordusu farketmeyerek sizi kırıp geçirmesin»
Aklı olan, ayıramayacağı kavganın ortasına düşünmeden atlamaz!...Aklı olan, filler tepişirken ayak altında dolaşmaz!...Adamın, şu âyet-i kerîmedeki karınca kadar da akıl yoksa ezilip mahvolmaya mahkûmdur vesselâm...