29 Şubat 2016 tarihinde yayınlanmıştır.
Bir kişi kim Hakk'a 'âşıkdır Hakk'a zâtî yâr olur
'Âşık-ı sâdık muhibb ü tâlib-i dîdâr olur
Çün elest bezminde "lâ"yı ref' edüb "illâ" diyen
'Ahdine sâbit-kademdir sâdıkü'l-ikrâr olur
Mâl u mülk ü devlet ü dünyâya vermez gönlünü
Bende-i Âl-i Abâ gencîne-i esrâr olur
Cân ü dilden kim vücûdun râh-ı Hakk'a bezl eder
Rûz-i mahşerde şefî'i Hayder-i Kerrâr olur
Vâsıl-ı dîdâr-ı Hakk ol kişidir kim Hilmîyâ
Her nefesde câm-ı cem-i tecrîd ile hüşyâr olur
Mehmed Ali Hilmi Dede
Kuddise Sırruh
LUGATÇE
Yâr : Dost
Âşık-ı sâdık : Vefâlı, sadâkatli âşık
Muhibb : Seven
Tâlib-i dîdâr : Cemâlullah'ı arzulayan
Elest bezmi : Cenâb-ı Hakk'ın rûhlara hitâben "ben sizin Rabbiniz değil miyim" hitâbında bulunduğu meclis
Lâ : Arapça "yok" anlamındadır
Ref' etmek : Kaldırmak
İllâ : Arapçada kendisinden sonra gelen kelimenin istisnâ edildiğini bildirir, bu hâriç gibi
Ahd : Söz
Sâbit-kadem : Sözünde duran
Sâdıkü'l ikrâr : Sözünde sâdık
Bende : Bağlı
Âl-i Abâ : Resûl-i Ekrem Efendimiz ve abası altında topladığı Hazret-i Fâtıma, İmâm Ali, İmâm Hasan ve İmâm Hüseyn Efendilerimiz
Gencine-i esrâr : Sırlar hazînesi
Râh-ı Hakk : Allah yolu
BEzl etmek : Fedâ etmek, sarfetmek
Rûz-i mahşer : Mahşer günü
Şefî' : Şefâat eden
Vâsıl-ı dîdâr-ı Hakk : Allah'a ulaşanlar
Câm-ı cem : Şarab
Tecrîd : Allah'dan gayrı ne varsa kalbden çıkarmak
Hüşyâr : Ayık
NAĞME-İ AŞK