11 Kasım 2020 tarihinde yayınlanmıştır.
NA'T-I ŞERÎF
Bir mehin bendesiyem sâye dahi olmaz eşi
Nûrunun zerresi olmaz bu cihânın güneşi
Kapladı pertev-i envâr-ı ruhun çâr u şeşi
Çün doğup tutdu cihân yüzünü hüsnün güneşi
Kim ola sevmeye bu vech ile sen mâhveşi
Ol kadar buldu suyun mu'cize-i Fahr-i cihân
Ol kadar âb-ı 'atâ itdi cihâna cereyân
Hep hayâtından elin yumuş iken leşkeriyân
Parmağından akıdup âb-ı revân-bahşı revân
Nice yüz bin kişiden ref' idisersin 'ataşı
Doldu âvâze-i i'câzın ile çerh-ı kühen
Bildiler şânını ashâb-ı Buhâra vü Yemen
Değilem vasfın iden mülk-i fenâda bir ben
Türk ü Kürd ü 'Acem ü Hind bilir bunu ki sen
Hâşimîsin 'Arabîsin Medenîsin Kureşî
Ne kadar 'âsî vü mücrim ne kadar muktir ise
Ne kadar fâsık u fâcir ne kadar müksir ise
Ne kadar ma'rifet-i Hazret'ini münkir ise
Sen emîre kul olan her ne kadar müdbir ise
Bende-i mukbil olur misl-i Bilâl-i Habeşî
Ol zamân ki harem-i 'izzete itdin seferi
Eyledin kurbgeh-i Hazret-i Hakk'a güzeri
Virdi her zerre o demde sana bu hoş haberi
Sensin ol püşt ü penâh-ı melek ü ins ü peri
Enbiyânın güzeli sevgilisi hûb u hoşı
Gevher-i kenz-i hafâdan ana kim behre değe
İşidüp bu haberi taşlar ile sîne döğe
Göğe çıkardı anı çünki Hudâ öğe öğe
Yerdeki da'veti fevt ola gidem deyu göğe
Bağladın beline ey nûr bilâ-sâye taşı
Âteş-i 'aşk ile tabh oldu vücûdun mutlak
Sofra-i kurb-ı ilâhîye olunca mülhak
Var mı pişmiş kotarılmış sana benzer el-hak
Dîg-i hikmetde pişirdi çü senin sevgini Hakk
Cebraîl olsa n'ola matbahının hîme-keşi
Pehlivânlık eser-i mu'ciz-i peygamber olur
Kişt-gîrân-ı hevâ sana nice hem-ser olur
Kim bu da'vâyı ider 'âkıbeti bedter olur
Üzülür 'ırk-ı Ebû Cehl gibi ebter olur
Sen Ebü'l-Kâsım ile her kim iderse güreşi
Bülbül oldu kalem-i Kânî-i bî-dil gülüne
Şemme-i feyzini bahş it n'olur ol bülbülüne
Yüz karalığını bağışla siyeh fülfülüne
"Ve'd-duhâ" verdine "ve'l-leyl" okuram sünbülüne
Rûşenî virdi budur "külli gadâtin ve 'aşî"
Dede Ömer Rûşenî Hazretlerinin meşhûr na'tı üzerine Ebûbekir Kânî Efendi'nin tahmîsidir.