Bir Tarîkat Edebi : Ayak Mühürlemek
13 Mart 2017 tarihinde yayınlanmıştır.
Mürşidin huzûrunda ayakda dururken, ellerini çapraz şekilde göğsünde birleştirmek ve sağ ayağının baş parmağını, sol ayağının baş parmağının üstüne koyarak mühürlü vaziyetde durmak, tarîkat-ı aliyyenin âdâbındandır. Bu duruşun ma'nâsı, mürşide teslîmiyyet yani her emrine hazır olduğunu bildirmekdir. Bu şekilde durmak, beden dili ile, "Elim-ayağım bağlı, size teslîm oldum" demekdir.
Bu edebin menşe'i hakkında çok şeyler söylenmişdir, bunlardan bazılarını yazalım :
- Bu şekilde durmak, Resûl-i Ekrem Efendimizin Mi`râc'da Cenâb-ı Hakk'ın huzûrunda bulunmasına remzdir diyenler olmuşdur.
- Hicret-i Nebî esnâsında, Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin yâr-ı gârı olan Hazret-i Ebûbekir es-Sıddîk radıyallahu anh Hazretlerinin, kapatacak bir şey bulamayınca ayağını dayadığı delikden bir yılanın ısırması ve acısının şiddetine rağmen rahatsız etmemek için bunu Resûlullah'a bildirmemesi hâdisesine işâretdir diyenler olmuşdur.
- Haseneyn Efendilerimizden birinin Resûlullah'a bir hizmet için heyecanla koştuğunda, parmağını bir yere çarparak kanatması ve döndüğünde Resûl-i Ekrem Efendimizin bu hâli görüp üzülmemesi için o parmağını diğer ayağının parmağı ile örtmesine remzdir diyenler olmuşdur.
Velhâsıl, hangi remze ve hangi hâdiseye işâret ederse etsin, hepsinin de ifâde ettiği ma'nâ aynıdır ve mürşide teslîmiyyet, gönülden hizmete hazır olmak, hiçbir sûretde yük olmamak, kalbini incitecek her türlü hâl ve hareketden kaçınmak demekdir.
Bir sâlik, bu ma'nâya uygun hareket etmedikden sonra, sabaha kadar da bu şekilde dursa bir işe yaramaz hattâ bir de mürâî olmuş olur. Halbuki tarîkat-ı aliyyenin gâyesi kalbi riyâdan temizlemekdir.
Listeye geri dön