27 Ocak 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Her basdığın toprak, ya bir meyyitin kemiği, ya bir mahbûbe kadının yanağı, ya da bir mahbûbun dudağıdır. Bir yere basdığın zaman, bir kahramânın göğsüne basıyor da olabilirsin. Onlar da bizim gibi insanlardı. Bunu hep hatırına getir. Bir gün sen de çürüyeceksin, belki senin vücûdunun eczâsı ile çömlek yapacaklar. Bunun hikâyesini biliyor musun?
Benî İsrâîl peygamberlerinden bir peygamber bir yerden geçerken iki çocuğun kavga ettiğini gördü. Niçin biliyor musun? Babalarından bir ahır kalmış da, onun için. Kendilerine mîrâs kalan âhırı taksîm edemiyorlardı. İnsanlar ekseriya mal için birbirlerini vuruyorlar, ne ona kalıyor, ne ona kalıyor. Kalsa da zâten hiç kimseye de bâkî değil. Peygamber çocuklara sordu, "Niçin kavga ediyorsunuz?" dedi, çocuklar "Ahır için" dediler. Peygamber, "Dünya malı için dövüşmeyiniz, hakkınızı koruyun ama birbirinize biraz insaflı davranın, birbirinizin hak ve hukûkuna riâyet ediniz, adâletden ayrılmayınız" diye nasîhat ederken o aralık duvardan yere bir kerpiç tuğla düşdü. Tuğla dile geldi. O peygamber bunu onlara ibret için gösterdi, bize de âyât u beyyinât oldu. "Bakın tuğla ne diyor" dedi. Tuğla konuşur mu? Eskiden bunu isbât etmek mümkün değildi, halka bunu anlatamazdık. Şimdi tuğla konuşuyor : "Ben vaktiyle zengin bir tüccâr idim. Maiyyetimde yüzlerce köle ve cariye vardı. Sonra öldüm, beni bir toprağa defnettiler. Malım mülküm harmân oldu gitti, sonra benim kabrim de harmân oldu. Kabrim deşildi, taşları aşındı. Sonra benim vücûdum çamura kalboldu. O çamurdan bir çömlek yapdılar. Sonra o çömlek kırıldı, çöplüğe attılar. O çöplükde uzun yıllar kaldım. Sonra beni lâzımlık yaptılar ve içerime yestehlediler. O lâzımlık da kırıldı onu da attılar. Yüzlerce sene ortada kaldım. Sonra tekrardan birisi geldi ve beni kerpiç yaptı ve bu duvara tuğla oldum. Şimdi de buraya düşdüm. Bundan sonra ne olacağımı da bilmiyorum". Tuğla böyle söyleyince Peygamber ahır için kavga eden çocuklara dönüp, "Görüyorsunuz ya, bakın da ibret alın, sizin de âkıbetiniz böyle olacak, öyleyse dünyâ metâ'ı için birbirinizi kırmayınız" dedi.