Bir Yüze Dûş Oldu Gözüm Yüzbin Gezer Dîvânesi
7 Aralık 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
ve
ÎZÂHI
Bir yüze dûş oldu gözüm yüzbin gezer dîvânesi
Olmuş cemâli şem'inin ay ile gün pervânesi
Hakk'ın cemâline âşık olanlar mest u hayrân olur, Hakk aşkıyla yananlar deli-dîvâne olur. Nasıl olmasın ki, bütün kâinât Hakk aşkıyla devrân eder, her şey O'nu zikreder, her şey O'nu tesbîh eder.
Hakk'ın cemâline âşık olanlar mest u hayrân olur, Hakk aşkıyla yananlar deli-dîvâne olur. Nasıl olmasın ki, bütün kâinât Hakk aşkıyla devrân eder, her şey O'nu zikreder, her şey O'nu tesbîh eder.
Kendi sunar dolu dolu peymâneler 'âşıklara
Bir kez elinden nûş eden olur ebed mestânesi
Allah, sevdiği kullarına aşk şarâbını içirir yani onları kendisine aşk ile cezbeder. Aşkullah şarâbından bir kadeh içen, öyle bir mest olur ki bir daha ebediyyen ayılmaz.
Allah, sevdiği kullarına aşk şarâbını içirir yani onları kendisine aşk ile cezbeder. Aşkullah şarâbından bir kadeh içen, öyle bir mest olur ki bir daha ebediyyen ayılmaz.
Şunlar ki tatmadı ezel bezminde anın cür'asın
Tatmaya dahî bunda ol 'aşk ehlinin bîgânesi
Aşk, ezelde takdîr olunmuşdur, kisbî değildir, vehbîdir. Yani Allah, aşk isti'dâdını herkese vermemişdir. Bu ezelî isti'dâddan mahrûm olanın, bu dünyâda da aşk-ı ilâhîden nasîbi yokdur. Aşk-ı ilâhî şarâbını tatmayan bu nasîbsizler, aşkdan da âşıkların hâllerinden de anlamazlar.
Her bir kuru lâf ehli dâhil olamaz bu meclise
Aşk, ezelde takdîr olunmuşdur, kisbî değildir, vehbîdir. Yani Allah, aşk isti'dâdını herkese vermemişdir. Bu ezelî isti'dâddan mahrûm olanın, bu dünyâda da aşk-ı ilâhîden nasîbi yokdur. Aşk-ı ilâhî şarâbını tatmayan bu nasîbsizler, aşkdan da âşıkların hâllerinden de anlamazlar.
Her bir kuru lâf ehli dâhil olamaz bu meclise
Ol câna kıymaz nice gel desin ana cânânesi
Aşk, bir hâl işidir, kuru lâfla olmaz. Aşk, her şeyi fedâ etmeyi gerektirir. Cânını cânânına fedâ edemeyen nasıl âşıklık iddiâsında bulunabilir? Hakk'ın aşkına da'vet ettiği kullar, cânını fedâya hazır olan kullardır.
Aşk, bir hâl işidir, kuru lâfla olmaz. Aşk, her şeyi fedâ etmeyi gerektirir. Cânını cânânına fedâ edemeyen nasıl âşıklık iddiâsında bulunabilir? Hakk'ın aşkına da'vet ettiği kullar, cânını fedâya hazır olan kullardır.
'Aşk ehli ayılmaz ezelden tâ ebed serhôş olur
Pes nice ayılsın ki dâim devr ider peymânesi
Aşk ehlinin sarhoşluğu ebedîdir demişdik. Neden biliyor musunuz? Çünkü onları sarhoş eden aşk-ı ilâhî şarabı, hiç kesilmez, devamlı ikrâm edilir.
Aşk ehlinin sarhoşluğu ebedîdir demişdik. Neden biliyor musunuz? Çünkü onları sarhoş eden aşk-ı ilâhî şarabı, hiç kesilmez, devamlı ikrâm edilir.
Bir mülke mâlik eylemiş 'uşşâkını ol pâdişâh
Mülk‐i Süleymân anların yanında bir vîrânesi
Pâdişâhlar pâdişâhı olan Cenâb-ı Hakk Celle ve A'lâ Hazretleri, âşıklarına öyle büyük bir saltanat lutfeder ki, Süleymân aleyhisselâmın saltanatı onun yanında pek küçük kalır.
Pâdişâhlar pâdişâhı olan Cenâb-ı Hakk Celle ve A'lâ Hazretleri, âşıklarına öyle büyük bir saltanat lutfeder ki, Süleymân aleyhisselâmın saltanatı onun yanında pek küçük kalır.
İki cihânda Mısrî'ye devlet dahî 'izzet yeter
Geldikçe yârin sunduğu gevherlerin her dânesi
Âşıkların yüceliği ve şerefi Hakk aşkından gelir. Aşk-ı ilâhî, izzet ve kuvvet olarak onlara yeter. Nasıl yetmesin ki, aşk ile kurbiyyet ve ünsiyyet peydâ ettikleri zât, âlemlerin hâlıkı ve mâlikidir.
Niyâzî Mısrî
Kuddise Sırruh
Âşıkların yüceliği ve şerefi Hakk aşkından gelir. Aşk-ı ilâhî, izzet ve kuvvet olarak onlara yeter. Nasıl yetmesin ki, aşk ile kurbiyyet ve ünsiyyet peydâ ettikleri zât, âlemlerin hâlıkı ve mâlikidir.
Niyâzî Mısrî
Kuddise Sırruh