Bu Kadar Cehl Sehl Olmaz

22 Temmuz 2016 tarihinde yayınlanmıştır.

Kuran
Zamâne şeyhlerinden birine, "Aşkı nereden çıkarıyorsunuz. İslam'da aşk olsaydı Kur'ân'da zikredilmesi gerekmez miydi?" diye sorulunca ne dese beğenirsiniz, "Aşk Farsça olduğu için Kur'ân'da zikredilmemişdir", demesin mi!

Fesübhânallah! Eskilerin tabiriyle bu kadar cehl, sehl olmaz. 

İnsan herhangi bir Arapça sözlüğe baksa, haydi onu da bırakın, Osmanlıca bir sözlüğe bile baksa, Aşk kelimesinin Arapça olduğunu görecekdir. Diyelim ki adam câhil olduğu kadar tembel de, sözlüğe bakmaya üşendi, peki hiç mi aklı ve izânı yok. Aşk, kelimesinin hepsi de Türkçemizde kullanılan âşık, maşûk, uşşâk, teaşşuk gibi birçok müştaklarını da mı düşünemiyor. Arapça olmayan bir kelimenin ism-i fâili, ism-i mefûlü, cemi' sîgâsı ve sarf kâidelerine göre türetilen bu kadar müştakları olur mu?

Arapça'da "عشق/IŞK", "عشقة/AŞAKA" ismi verilen bir sarmaşığın adından gelir. Bu sarmaşık hangi bitkiye sarılırsa onu sarartır, soldururmuş. Aşk da, insnaı sarartıp soldurduğu için Araplar bu kelimeyi kullanmışlar. Nitekim lugatde "عشق/A-Şi-Ka" kelimesinin karşılığı, "bir şeye yapışıp ayrılmamak", "hayâlinde sevdiğinden başka hiçbir şeyi tutmamak"dır.

Câhil için çâre vardır çünki câhil bilmediğinin farkındadır. Ammâ echel için yapılacak bir şey yokdur çünkü echel, bilmediği halde bildiğini zanneder yani bilmediğini bilmez.

Kendi muhtâc-ı himmet bir dede
Nerde kaldı gayrıya himmet ede
Listeye geri dön