"Büdelâ ﺑﺪﻻﺀ" Arapça "bedel ve karşılık" anlamına gelen "Bedîl ﺑﺪﻳﻞ" kelimesinin çoğuludur. Tasavvufî bir ıstılâh olarak büdelâ, Allah'ın gizli velîlerinden bir zümredir ki her devirde mevcûd olup sayıları da hiç değişmez. Bunların kaç kişi olduğu ihtilaflıdır, kimine göre 7 kimine göre 12 kimine göre 40 kişidirler. Bunlara büdelâ denilmesinin sebebi, isterlerse aynı anda bir çok yerde aynı bedenle bulunabilmeleridir. Birbirlerinin yerine geçmeleri yani birbirlerine bedel olmaları da mümkündür. Meselâ büdelâ zümresinden bir velî, bulunduğu yerden ayrılırken orada bir bedel bırakırsa, kimse onun oradan gittiğini anlayamaz. Ya da aynı anda hem İstanbul'da hem de Mekke'de olabilir, bulunduğu her yerde bambaşka işlerle uğraşıyor da olabilir.
Muzaffer Efendi Hazretleri, Bursa'da herkesin Somuncu Baba diye bildiği büyük velî Hamîdüddîn Aksarâyî Hazretlerinin bir menkıbesini anlatırken, Hazret'in Ulu Cami'nin dört kapısından birden çıktığını, her kapıda birçok kişinin onu görüp elini öptüğünü, daha sonra aralarında konuşunca, ön kapıda duranların " bizim kapıdan çıkdı", arka tarafda duranların da "hayır, arka kapıdan çıkdı", sağdakilerin "sağdan çıkdı", soldakilerin de "hayır, soldan çıkdı" diyerek birbirleriyle çekiştiklerini ve bu duruma şaşırıp kaldıklarını anlatmışlardı. Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Bunlar kırk kişidir, her biri kırk tâne de olabilir. Yirmi ikisi erkek, on sekizi kadındır.
