Cenâb-ı Hakk'ın Dostlarını Koruması

16 Eylül 2024 tarihinde yayınlanmıştır.

Hazret-i Musa

Cenâb-ı Hakk, Hazret-i Mûsa ile kardeşi Hârun'u Firavun'a gönderdiğinde şöyle buyurmuş : 

Onun süsü ve ona verilen dünya malı sizi aldatmasın, gözleriniz bunlara takılmasın. Bunlar, dünyâ hayatının güzelliği ve mevki sâhiblerinin süsüdür. İsteseydim, Firavun'un kudretinin yetmeyeceği  süslü bir kıyâfetle sizi donatabilirdim. Fakat ben sizi dünyâdan koruyup uzak tutuyorum. Aynı şeyi velî kullarıma da yapıyorum. Öteden beri onlar için tercih etdiğim yol budur. Ben, merhametli bir çobanın koyunlarını zehirli otlaklardan sürüp uzaklaşdırdığı gibi, sizi dünyânın nimetlerinden ve rahatlığından uzak tutuyorum. Çobanın develerini dinlenme yerlerinde sürüp uzaklaşdırdığı gibi dünyânın aldatmasından ve câzibesinden onları uzaklaşdırırım. Bunu yapmamın sebebi benim katımda değersiz olmaları değil, aksine benim cömertliğimden kendilerine düşen payın tamâmını, dünyâya aldanmadan ve hevâya kapılmadan, en iyi bir şekilde almalarını temin içindir.”

Şunu bil ki, benim katımda kulların zühd kadar güzel bir ziyneti yokdur. Zühd, takvâ ehlinin süsüdür. Bu kıyâfeti kuşandıklarında tevazû ve huşû ile tanınırlar. Secde izinden yüzleri parlar. Onlar benim gerçek dostlarımdır. Onlarla karşılaşdığında onlara kanatlarını yay. Onlara karşı kalbini ve dilini yumuşat.

Şunu da bil ki, kim benim velî kullarımdan birini hafife alır veya korkutursa, bana savaş ilân edip saldırmış olur, canını ortaya koyup bana meydan okumuş olur. Velî kullarımın imdâdına yetişmekde benden hızlısı yokdur. Bana savaş açan beni yeneceğini mi zannediyor? Bana düşmanlık eden, beni âciz bırakacağını mı sanıyor? Veya bana meydan okuyan, bana üstün geleceğini mi sanıyor? Bu nasıl olabilir ki. Dünyâda ve âhiretde onların intikâmını alacak olan benim. Muhakkak ki onlara yardım etmeyi kimseye bırakmam.

Listeye geri dön