Cenâb-ı Hakk'ın Hitâbı Niçin Elif Harfiyle Başlamışdır?

12 Şubat 2021 tarihinde yayınlanmıştır.

Vahdet

Harflerin esrârından bahsederken, şunu da söylemeden geçmeyelim. 

Malûm ya, Cenâb-ı Hakk'ın kullarına ilk hitâbı, âlem-i ervâhdaki, "اَلَسْتُ بِرَبِّكُمْۜ e lestü bi rabbiküm" hitâbıdır. Cenâb-ı Hakk, bütün rûhlara hitâben, "Ben sizin rabbiniz değil miyim" diye sormuş, bütün rûhlar, bu hitâb-ı îlâhîye karşılık, "بَلٰىۚۛ belâ" yani "Evet, elbette öylesin" cevâbını vermişdir. 

Yine bildiğiniz gibi, Kur`ân-ı Kerîm'den ilk nâzîl olan âyet, Sûre-i Alak'ın başındaki, "اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ ikra' bismi rabbikellezî halak" âyetidir. Cenâb-ı Hakk bu hitâbında, "Rabbinin adıyla oku" buyurmuş, kulların buna cevâbı da "Bismillahirrahmânirrahîm" ile olmuşdur. Nitekim Kur`ân-ı Kerîm'i okumaya da besmele ile başlanır. Her işe başlarken de besmele çekmek, Allah'ın adını anmak lâzımdır.

Dikkat ederseniz her iki hitâb da elif harfiyle başlamış, her iki cevâbın ilk harfi de be harfi olmuşdur. Üstelik her iki hitâbdaki elif harfleri, bağlı oldukları kelimelerin aslından değildir. "e lestü" kelimesindeki elif soru edatıdır, asıl kelime "lestü"dür. "ikra" kelimesindeki elif de emir bildirir, kelimenin aslı "karae"dir.

Burada pek latîf ma'nâlar vardır. Bunlardan biri şudur ki, elif harfi, vahdete işâret eder, be ise vahdetden zuhûr eden kesretin remzidir. Her iki elifin de ayrı olması, Cenâb-ı Hakk'ın ehadiyyetine, ferdâniyyetine ve samedâniyyetine işâretdir. Yani Allah her şeyden müstağnîdir ama hiç bir şey O'ndan müstağnî olamaz. Her şey O'na muhtâcdır ama o hiç bir şeye muhtâc değildir. 

Diğer bir ma'nâ da şudur ki, zâtullahı idrâk aslâ mümkün değildir. Biz O'nu ancak sıfatlarıyla ve fiilleriyle bilebiliriz. Bu da kesreti îcâb etdirir. 

Buradaki bir başka incelik de şudur. Bir kul, Allah'a ne kadar yaklaşırsa yaklaşsın, ne kadar yüksek bir makâma çıkarsa çıksın, ulûhiyyetden bir pay alamaz. Bazı mülhidlerin iddiâ etdikleri gibi hulûl ve ittihad yokdur. Mahlûk mahlûkdur, Allah Allah'dır. Mahlûk olsa olsa, Cenâb-ı Hakk'ın bazı sıfatlarından hisse alır, sıbgatullah ile boyanır ve Hakk'da fânî olur yani aslına rücû' eder.

Bir vücûddur cümle eşyâ 'ayn-ı eşyâdır Hudâ
Hep hüviyyetdir görünen yok Hudâ'dan mâ'adâ
Lîk vardır ol vücûdun zâhiri vü bâtını
Pes bu haysiyyetden olur evvel ü âhir ana
İ'tibarîdir vücûda evvel ü âhir demek
Bir Ehad'dır ol ki 'ayn-ı ibtidâ vü intihâ
Evvel âhir farz edersek böyledir bu yoksa ki
İbtidâsız intihâsız bir Hudâ'dır sermedâ
Listeye geri dön