Çocuğunu Başıboş Bırakma!

23 Mayıs 2017 tarihinde yayınlanmıştır.

Çocuk
Muzaffer Efendi Hazretleri çocuk terbiyesinde murâkebeye çok ehemmiyyet verirdi. "Çocuk katiyyen başıboş bırakılmaz. Kiminle arkadaşlık yaptığına, kimlerle düşüp kalktığına çok dikkat etmek gerekir" buyururlardı. Çocukları murâkebe etmenin bir diğer yönü ile ilgili olarak da çocuğun hakkı olmayan bir şeyi almaması husûsunda da çok dikkatli olunmasını tenbîh ederdi. Buyururlardı ki :
Çocuğun elinde, cebinde bir şey bulduğun zaman tahkîkât yapacaksın, nereden aldığını nereden bulduğunu soracaksın, araştıracaksın.
Bu hususda sık sık şu ibretli kıssayı anlatırlardı :
Vaktiyle bir çocuk, bir yerden bir yumurta çalıp annesine getirmiş, annesi "nereden buldun bu yumurtayı" diyeceği yerde "iyi ettin evlâdım" demiş. Ertesi gün çocuk iki yumurta çalmış, annesi yine sormayınca çoçuk hırsızlığı ilerletmiş ve zamanla tavukdu, hindiydi, koyundu derken azılı bir hırsız ve eşkiyâ olmuş. İşlediği suçlar artınca devrin kolluk güçleri onu yakalayıp mahkemeye çıkarmışlar, hâkim de idâmına hükmetmiş. İdam etmeden evvel her suçluya sordukları gibi ona da son arzusu sorulmuş. Adam annesini istemiş. Peki demişler. Annesini getirmişler. Adam annesine "Anneciğim çıkar da şu dilini bir öpeyim" demiş. Annesi dilini çıkarınca hart diye ısırıp koparmış. Bu hâli görenler hayretler içinde kalmışlar ve adamın idama giderken bile kötülükden geri durmamasına üstelik de annesine böyle bir kötülük yapmasına şaşırıp kalmışlar. "Utanmıyorsun annene böyle yapmaya" demişler. Adam şu ibretlik cevâbı vermiş : "Annem bunu çokdan hak etti. Eğer ilk yumurtayı çaldığımda aferin diyeceğine beni uyarsaydı ben şimdi idam sehbasında olmayacakdım" demiş.
Efendi Hazretleri bu hususda herkese örnek olması için bir de şu hâtırasını anlatırlardı :
Soğuk bir kış günü kasaptan et alıyordum. Ayağında kocaman takunyalarla küçük bir kız çocuğu kasaba geldi ve yüz gram kıyma istedi. "Kimbilir kaç kişi yiyecek o kıymayı" diye düşündüm ve kızın hâline acıyarak biraz fazla et vermesi için gizlice kasaba işâret ettim. Parasını ben vereceğim dedim. Kasap da biraz fazla kıyma verdi, çocuk eti alıp gitti. Ben daha kasaptan çıkmamışdım ki bir kadıncağız o kız çocuğunu kolundan tutarak telaşla kasaba geldi ve "Ben yüz gram kıyma istemişdim, bu kıyma çok, nereden geldi bu kıyma, yoksa benim kızım çaldı mı bu kıymayı?" diye telaşla kasaba sordu. Kasap durdu o daha cevap vermeden ben atıldım ve dedim ki "Hanımefendi, az evvel burada bir bey vardı, fazladan eti o aldı, kasaba parasını o verdi, merak etmeyin" dedim. Kadıncağız "Öyle mi? Allah razı olsun. Ödüm patladı çocuk çaldı diye" diyerek çıkıp gitti.

www.muzafferozak.com
Listeye geri dön