Cömertlik Allah Dostlarının Sıfatıdır
29 Haziran 2017 tarihinde yayınlanmıştır.
Hazret-i İbrâhîm aleyhisselâm her zaman olduğu gibi kapısına gelen bir fakîre bol bol ikrâmda bulunmuş. O fakîr, yiyeceğini yedikden, alacağını aldıkdan sonra, sokağa çıkınca, yardım isteyeceği başka bir kapı daha aramaya başlamış. Halîlullah bunu görünce, hemen evinin diğer tarafına da bir kapı açtırmış ki ona gelen fukarâ çıkınca da başka kapı aramasın yine onun hânesine gelsin...Efendi Hazretleri, cömertliğin sembolü hâline gelen İbrâhîm Halîlullah'ın hiç kimseyi mahrûm bırakmayacak şekilde ikrâm ettiğini de şöyle beyân ederdi :
İbrâhîm Halîlullah şöyle nidâ ettirirmiş : "Oruçlu olan iftara gelsin, oruçlu olmayanlar öğle yemeğine gelsin"Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Allah'ın dostları çok cömert olurlar. Allah'a dost olup da cimri olan hiç bir kimse yokdur. Allah'a dost olduğunu iddiâ eden bir kimsenin doğru söyleyip söylemediği cömert olup olmadığından anlaşılır...Efendi Hazretleri, Allah dostlarının bu güzel sıfatı hakkında buyurdular ki :
Allah dostları yerler yedirirler, yemezler yedirirler, giyerler giydirirler, giymezler giydirirler...Efendi Hazretleri cimri ile cömert arasındaki farkı beyân için buyurdular ki :
Ey zâhid! Eğer nekes isen, tamahkâr isen, veremiyorsan, alnın secdede çürüse bile, îmânından ötürü belki cennete girersin ama cennete en son girersin...Cömertlik Allah indinde o kadar makbûldür ki Hazret-i Peygamber, "Cömerdin fıskını söylemeyin, cömerdin cömertliği onun fıskını örter" buyurmuşlardır...Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Kesenin ağzını Allah için ne vakit açacaksın?...Bana ver demiyorum. Evvelâ hısım akrabâna, komşularına, yoksullara...Günde kaç ağlayanın göz yaşını siliyorsun, kaç çıplağı giydiriyorsun, kaç açı doyuruyorsun?...Vermeye paran yoksa bile kaç kişiye tatlı söz söyleyebiliyorsun, güler yüz gösterebiliyorsun, gönül alabiliyorsun?....