Cuma Günü Kehf Sûresini Okumanın Fazîleti
13 Aralık 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
من قرأ سورة الكهف في يوم الجمعه أضاء له من النور ما بين الجمعتين
Kim Cuma günü Sûre-i Kehf'i okursa iki cuma arasında ona nûr olur.
Bilindiği gibi, bu sûre-i celîlede üç kıssa vardır. Biri Ashâb-ı Kehf, diğeri Mûsâ ile Hızır aleyhisselâm arasında geçen mâcerâ, üçüncüsü ise Zülkarneyn kıssasıdır. Bu üç kıssada basîret sâhibleri için büyük dersler ve hikmetler vardır.
Ashâb-ı Kehf kıssasındaki hikmetleri daha önce uzun uzun îzâh ettiğimiz için burada tekrar etmeyeceğiz. Yalnız şu kadarını söyleyelim ki, Ashâb-ı Kehf'in zâlimlerin şerrinden kurtulmak için mağaraya sığınmaları, dünyâdan ve ehl-i dünyâdan yüz çevirmeye, nefs-i emmârenin kötü sıfatlarından kurtulmaya, mâsivâyı terketmeye işâretdir.
İkinci kıssada Mûsâ aklın, Hızır ise rûhun remzidir. Mûsâ'nın Hızır'la buluşması ve ona tâbi olması, insanın kuvve-i kudsiyye sâhibi bir mürşid-i kâmile teslîm olup o zâtın irşâdıyla nefsini tezkiye ve kalbini tasfiye etmesine, Hızır'ın gemiyi delmesi, nefsiyle cihâd eden kişinin riyâzat yaparak süflî ve hayvânî tarafını zayıflatmasına yani insânî ve ulvî tarafını, hayvânî ve süflî tarafına hâkim kılmasına, Hızır'ın çocuğu öldürmesi, insanın kendisindeki kötü sıfatları yok etmesine, Hızır'ın duvarı düzeltmesi de, insanın şerîatın ahkâmını sağlamlaştırmasına işâretdir.
Zülkarneyn kıssasındaki yardım isteyen halk, insana; ye'cûc ve me'cûc mâsivâya, onlara karşı yapılan sed ise insanı mâsivâdan koruyan tevhîd kalesine işâretdir.
Hiç şübhe yok ki, okumakdan maksad, anlamak ve bilmek, bilmekden maksad da bildikleriyle âmil olmakdır. Okuduğun anlamayan ya da anladığı halde anladığıyla âmil olmayan boşa okumuş demekdir. İşte bu sûre-yi celîle de bu düstûra riâyet edilerek okunursa, muhakkak ki insanı zulmetden kurtarır, felâha ve necâta götürür.
Hadîs-i Şerîf'de Cuma gününün zikredilmesinin hikmeti de, Cuma gününün, mâsivâdan yüz çevirmeye ve kesret içinde vahdete erişmeye işâret etmesinden dolayıdır.
İster isen Hudâ'yı terk eyle mâsivâyı.