25 Temmuz 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Derd ehli olan dârını dildâre satarlar
Bülbül gibi her vârını gülzâre satarlar
Sâlik ki hakîkat gülünün kokusun alsa
Âlem gülünün vârını bir hâre satarlar
Şunlar ki hakîkat yoluna girmedi bunda
Öz eli ile cennetini nâre satarlar
Ger yolu açılıp gire bâzârına aşkın
Yüz hırka ile tesbîhi zünnâre satarlar
Ger sırr-ı "ene'l-hakk"a erişip öle Mansûr
Bin cismde olsa anı bir dâre satarlar
Abdâl-ı ilâhî oluban tekye-i gamda
Sûretde nesi vâr ise esrâre satarlar
Şemsî bulagör yol erini râh-ı fenâda
Kimdir der isen vârını bir yâre satarlar
Şemseddîn Sıvâsî
Kuddise Sırruh
ÎZÂH
Şemseddîn Sıvâsî Hazretlerinin bu nutk-i şerîfi âdetâ Sûre-i Bakara'daki "مِنَ النَّاسِ مَن يَشْرِي نَفْسَهُ ابْتِغَاء مَرْضَاتِ اللّهِ Ve minen nâsi men yeşrî nefsehubtigâe mardâtillâh" âyet-i kerîmesinin tefsîri gibidir. Cenâb-ı Hakk bu âyet-i kerîmede "İnsanlar arasında öyleleri de vardır ki, Allah'ın rızâsına ermek için kendisini fedâ eder" buyuruyor. Âyet-i kerîmedeki "يَشْرِي yeşrî" lafzı, "fedâ eder" diye tercüme edilmişdir ama aslında "satar" demekdir. Ehlullaha göre, bu âyet-i kerîmede işâret olunan kişiler, gerçek dervîşler ve Allah âşıklarıdır.