Duâ - 20 Nisan 1984

25 Şubat 2022 tarihinde yayınlanmıştır.

İman

DUÂ

Yâ Rabbi, mâdem ki Receb ayının gecelerinde nidâ ediyor ve kullarına arzu ve isteklerini soruyorsun, yâ Rabbi senden râzıyız, senin rızânı bekliyoruz. Bizi insân olarak yaratdın, görecek göz, işitecek kulak, söyleyecek dil ihsân etdin. Bize yürüyecek iki ayak, tutacak iki el, yazacak parmak verdin. En muazzez uzvumuzu, aklımızı ihsân u inâyet buyurdun. Aklımızı alma yâ Rabbi. Zîrâ akıl nerde, yâ Rab, dîn ordadır. Aklı olmayanın dîni de olmaz. Aklı olmayanın hayâsı da olmaz yâ Rabbi. Bizim kusurlarımıza bakma. Bize en büyük lutf u keremin, bizi insân olarak halk etdin. Herhangi bir hayvan olarak da halk edebilirdin yâ Rabbi. Hangi hayvanı halk etdin de sana itiraz etdi. Dünyâ metâını vermesen dahi, bize öyle metâ vermişsin ki, bu vermiş olduğun servet ü sâmânı parayla almamıza imkân yokdur. Bir defa bize vahdâniyyetini tatdırdın, tanıtdın. Bize îmân nimetini, îmân saâdetini bahşetdin, îmân tâcını başımıza koydun. Kalbimizi inançla süsledin. Kalbimizi muhabbetinle ihyâ etdin, diriltdin yâ Rabbi. 

Nereye baksak senin cemâline bakıyoruz, her ne kadar göremiyorsak da. Bu perdeyi önümüzden ref et yâ Rabbi, senin cemâl-i bâ-kemâlinle bizi müşerref eyle ve şâd eyle. Gönüllerimizi aşkınla bî-karâr et. Bize insanlığımızı bildir. Bize bizi bildir yâ Rabbi ve bize bizi buldur yâ Rabbi. Zîrâ nefsini bilen seni bilir. Kendini bulan seni bulur. Senden başka bir nesne yokdur, ancak sen varsın. İbâdete lâyık sensin, secdeye lâyık sensin, rükûya lâyık sensin, hamd ü senâya lâyık sensin yâ Rabbi. Biz sana inandık, biz seni seviyoruz. Bu muhabbeti de bizim kalbimize sen atdın yâ Rabbi. 

Şu anda seni bilmeyerek sana karşı âsî olan kulların da var, onları da affet yâ Rabbi, onların kalblerini de nûr-i îmân ile münevver eyle, muattar eyle yâ Rabbi. 

Kusurlarımızı affet. Bize hatâ, sana atâ yakışır. Biz sana yürüyerek geliyoruz, sen bize koşarak geleceksin, biliyoruz. Sen seni zikredeni zikredeceğini Kur`ân'da haber veriyorsun. Senin isminle dillerimizi süsledik. Aşkınla gönlümüzü tezyîn etdik yâ Rabbi.

Bize ağır ağır yükler yükleme. Kaldıramayacağımız yükleri yükleyip bizleri perîşân etme yâ Rabbi. Hastalara şifâ ver. Şu anda derdinde dermân arayan, hastahâne köşelerine yatıp doktor elinde ve bi'l-vâsıta senden şifâ bekleyenleri şifâyâb et yâ Rabbi. 

Gözümüzün nûrunu, özümüzün nûrunu söndürme. Yâ Rab, elimize, kolumuza nüzûl indirip bizi süründürme. Bizi köşelere yatırıp, kapılara baktırma. 

Biz sana sığındık. Bütün korkulardan sana sığındık yâ Rabbi. Bütün kötülüklerden sana sığındık yâ Rabbi. Şeytan'dan sana sığındık yâ Rabbi. Senden sana sığındık yâ Rabbi. Celâlinden cemâline sığındık, gadabından hilmiyyetine, affına sığındık, adlinden affına sığındık yâ Rabbi. Bizi burdan mahrûm gönderme. 

Hidâyetden bizi ayırma yâ Rabbi. İnananları muhakkak sûretde âlî kıl. İnananların suçlarını ve günahlarını affet. Mü'minlere ismini verdin. Senin bir ismin Mü'min'dir. Mü'minlere Mü'min ismini verdin yâ Rabbi, o isimden onları tard etme. 

Ey ayıpları örten, settâre'l-uyûb, ey günahları affeden, gaffâre'z-zünûb, ne vakit affedeceksin yâ Rab? Burdan dağılmadan bizi affeyle. Receb ayı hürmetine yâ Rabbi. Şa'bân ayı hürmetine yâ Rabbi. Ramazân ayı hürmetine yâ Rabbi. Dergâh-ı mecd-i ulûhiyyetine açılan günahsız eller hürmetine yâ Rabbi. Günahsız ma'sûm yavrular hürmetine yâ Rabbi. İhtiyar, yaşlanmış, ibâdet ve tâatden saçı sakalı ağarmış, beli bükülmüş, zâhidler, âbidler hürmetine yâ Rabbi. Garîbler hürmetine yâ Rabbi, senden başka kimsesi kalmamış garîbler hürmetine yâ Rabbi. Bizleri kapından boş çevirme bu akşam. Yüzümüzün karasını nûr-i Ahmed'le münevver eyle. 

İhvânımı iki cihânda azîz eyle. Beni dinlemek lutfunda bulunan ve uzakdan yakından gelen bu ihvân u yârânı iki cihânda azîz et ve kendilerini bende-i Muhammed eyle.

Yâ Rabbi ihtiyar hâlimde, yani evimden çıkıp yürüyemezken buraya kadar kalkıp geliyorum, ya Rabbi bizi burdan boş çevirme, bunları habîbin Muhammed'e bahşet yâ Rabbi. Diğer ihvân u yârânımızı ve İstanbul'da bırakdığımız yavrularımı, kardeşlerimi, ihvân u yârânımı iki cihânda azîz et. İhvân u yârânım arasındaki bulunan nefreti gider, muhabbeti çoğalt, birbirlerine muhabbetlerini günbegün tezyîd eyle yâ Rabbi. 

Her hâlde duâlarımızı boş çevirme, kabûl et. Biz kapımıza gelen bir fukarâyı boş çevirmeyiz. Biz kuluz yâ Rabbi, bir torba et ve kemik ve kanız, böyle olmamıza rağmen bir fukarâyı kapıdan boş çevirmeyiz. Sen pâdişahlar pâdişahısın, bu kâinâtın yegâne hâlıkı ve mâliki Allah'sın. Kapından bizi boş mu çevireceksin yâ Rabbi. Duâlarımızı kabûl et yâ Rabbi. Bizi burdan boş çevirme yâ Rabbi.

Sübhâne rabbike rabbi'l-izzeti ammâ yasifûne ve selâmün ale'l-mürselîn ve âlihim ve'l-hamdülillahi rabbi'l-âlemîn.
Kabûlü'n-niyâz el-Fâtiha.

www.muzafferozak.com

Efendi Hazretleri bu duâyı, Amerikadaki bir sohbetlerinin sonunda yapmışlardı. Receb ayının fazîleti hakkındaki bu sohbeti şurada yayınladık.
Listeye geri dön