26 Temmuz 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Bir nice nesne içün verdik. Biri budur ki, sizin devletiniz yevmen fe yevmen ziyâde oldu ve bizim devletimiz döndü, tahkîk bildik. Biri dahî budur ki, baban üzerimize havâle yapdı gitti, anın devleti köylerimizi zabt etti, size mutî' oldular ve bizi hiç anmaz oldular. Biz dahi bildik kim anlar rahat oldular, anın içün bizi anmazlar dedik. Biz dahi ol rahatlığa heves ettik. Biri dahi bu kim, tekfürümüz mâl yığdı. Fayda vermedi. Anın içün kim malı vermeğe nesne bulmadı. Vaktiyle alacak nesne almadı. İhtiyâcımız olduğu vakit satıcı bulunmadı, hisâr bize habs oldu. Ve biri dahi, pâdişah kim zebûn ola vilâyet tez harâb olur imiş.Âşıkpaşazâde, Yıldırım Bayezid devrinde yapılan büyük fetihleri uzun uzadıya anlattıkdan sonra şöyle bir soru sorar, der ki :
Bayezid Hân ki, bu vilâyetleri feth etti, kahr ile mi etti veyâ adl ile mi etti?Âşıkpaşazâde kendi sorusuna kendi cevap verir, der ki :
Cümlesini adl ile feth etti. Anın içün kim, evvelki beğler halkı zulm ile incitmişler idi, Bayezid Han kim, her vilâyete kim vardı, halkı karşu geldiler, Anın adli berekâtında bazı beğleri dahi mutî' oldular.İşte ecdâdımızın fetih sırrı budur.