Ecdâdımızın İrfânına Bir Misâl

23 Eylül 2018 tarihinde yayınlanmıştır.

Dua
Vaktiyle evlerin, konakların, mescidlerin ve dergâhların duvarlarını birbirinden güzel levhalar süslerdi. Süslerdi ama bu levhalar sırf süs olsun diye asılmazdı. Bu levhalardan maksad, o mekânlarda bulunanlara bazı âyet-i kerîmeleri, hadîs-i şerîfleri, kibâr-ı kelâmları hatırlatmak ve yine Kur`ân'dan ve Hadîs'den alınarak mevzûn ifâdelere büründürülmüş bir takım hikmetleri ve nasîhatleri beytler ve kıt'âlar hâlinde sunarak, okuyana hem keyif hem ibret hem intibah hem de inşirah vermekdi. Bazı levhalarda da vecîz duâlar, güzel temennîler, insanın içini rahatlatan güzel sözler ve edebî ifâdeler bulunurdu. İşte burada gördüğünüz levha da bunlardan biridir. Levhada ilk mısra'ı Farsça ikincisi Arapça olan şu beyt yazılıdır : 

Çeşm-i bed ez rûy-i tu bâdâ ba'îd 
Sabbehakallâhu sabâhu's-sa'îd

Bu latîf mısra'ları şöyle tercüme edebiliriz :

Kem gözler senin yüzünden çok uzak olsun 
Allah seni pek mutlu bir sabaha eriştirsin


Beytin ma'nâsına bakarak bu levhanın misâfirlere tahsîs edilen bir yatak odasına asıldığını tahmîn edebiliriz. Ne büyük irfân değil mi?
Listeye geri dön