Bu nutk-i şerîfin yazılış sebeblerini "Sadâkat ve İhânet" başlıklı yazımızda uzun uzun îzâh ettiğimiz için burada ayrıca yazmaya lüzûm görmedik. Şu kadarını söyleyelim ki, Efendi Hazretleri, bu nutkunu, görünüşde dost ama hakîkatde menfaat peşinde koşan, samîmiyyetsiz, vefâsız, işi gücü eziyet ve cefâ olan kişilerin ezâ ve cefâları sebebiyle yazmışdır. Efendi Hazretleri gibi büyük insanların etrâfında çok adam toplanır ama bunların büyük bir kısmı samîmî değildir, hep bir menfaat peşindedir. Kimi para-pul, kimi şan-şöhret, kimisi de makâm-mevki peşindedir. İhlaslı olan kişiler pek ama pek azdır. Büyük mürşidler samîmiyetsizliklerini bilseler dahî gelene git demezler, kendilerine yapılan ezâ ve cefâya hep tahammül ederler. Çok daraldıklarında ise, kimseye şikâyet etmeyip sadece Allah'dan yardım diler, sâhib-i şefâ'at, melce-i fukarâ ve enîs-i du'afâ olan Resûl-i Kibiryâ'ya ilticâ eder, O'ndan istişfâ ve istimdâd ederler. Efendi Hazretlerinin buna benzer bir kaç nutk-i şerîfi daha vardır.