Elest Bezminde Allah'a Verilen Söz

3 Mayıs 2018 tarihinde yayınlanmıştır.

İman
Sûre-i Araf'daki "وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِن بَنِي آدَمَ مِن ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنفُسِهِمْ أَلَسْتَ بِرَبِّكُمْ قَالُواْ بَلَى شَهِدْنَا أَن تَقُولُواْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ / Ve iz ehaze rabbüke min benî âdeme min zuhûrihim zürriyyetehüm ve eşhedehüm 'alâ enfüsihim, e lestü birabbikum, kâlû belâ, şehidnâ, en tekûlû yevmel kıyâmeti innâ künnâ 'an hâzâ gâfilîn" âyet-i kerîmesi bezm-i ezelde Cenâb-ı Hakk'ın rûhlara hitâben "E lestü bir rabbiküm" yani "Ben sizin rabbiniz değil miyim?" diye sorduğunu, rûhların da hep birden "Evet, şehâdet ederiz ki sen bizim rabbimizsin" diye cevap verdiklerini beyân eder. Cenâb-ı Hakk âyetin sonunda bunun hikmetini beyân için "Kıyamet günü bizim bundan haberimiz yokdu demeyesiniz" buyurduğu için buna "ezelî ahd" ya da "ahd-i ezelî" denilmişdir. Âlem-i ervahda keyfiyeti bizce mechûl Allah'ca ma'lûm olan bu görüşmeye de, âyet-i kerîmedeki "e lestü" lafzına telmîhen "elest bezmi" ya da "bezm-i elest" denilmişdir.

Muzaffer Efendi Hazretleri bu âyet-i kerîmeye işâret ederek buyururlardı ki :
Âlem-i ervahda Cenâb-ı Hakk'ın " أَلَسْتَ بِرَبِّكُمْ e lestü bi rabbiküm" hitâbına "Evet" diyerek abdiyyeti kabûl edenler, orada verdikleri bu sözü bu âlemde de tutar ve abdiyyeti devâm ettirirlerse, sultân geldiler, sultan yaşadılar, sultân olarak gidecekler demekdir. Yani mü'min olarak geldiler, mü'min olarak yaşadılar, mü'min olarak ölecekler demekdir. Âlem-i ervâhda Allah'a verdikleri sözü unutan gâfiller ise, dünyâya insan olarak gelir, hayvan olarak yaşar ve hayvan olarak ölür. Bir kimseye hayvân denilirse kızar ama burada hayvan, hakâret ma'nâsına değildir, tekâlifden ârî olmak ma'nâsınadır.
İşte sıdk, sadâkat, ahdine sâdık olmak, sözünde durmak gibi mü'minlere mahsûs bir takım sıfatların hepsinin de menşei budur. Kur`ân'da mü'minlerin "Sâdıkîn/Sâdıklar" diye tavsîf edilmesinin bir hikmeti de budur.

Ey gönül bil ezelî ahde samîm isterler
Aldığın bâr-ı emânâta kerîm isterler
Hâlık’ın seyrederek halka rahîm isterler
Sanma ey hâce ki senden zer ü sîm isterler
"Yevme lâ yenfa'u"da kalb-i selîm isterler

www.muzafferozak.com

Listeye geri dön