En Büyük Derdimiz : Taklîd
6 Nisan 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Taklîdin öğrenmek için olanında mahzûr yokdur. Çünkü taklîd etmeden öğrenmek pek mümkün değildir. Küçük bir çocuğun namazı büyüklerine bakarak öğrenmesi taklîdin bu türüne güzel bir misâldir. Çocuk namaz kılarken büyüklerini taklîden yaptığı hareketlerin ma'nâlarından bîhaberdir ama namaz kılmayı öğrenmenin daha kolay bir yolu da yokdur. Mes'ele o ki taklîd ile öğrenilen fiil bir müddet sonra şuurla yapılsın, taklîdde kalınmasın, tahkîke ulaşılsın. Taklîdden tahkîke eremeyen ve ilelebed taklîdde kalan kişi ne dediğini bilmeyen papağandan veya ne yaptığını bilmeyen maymundan farksız olur. Yaptığı işden de, söylediği sözden de bir hayır gelmez.
Taklîdin ikinci türü ise, bir şeyi kıymetinden ötürü taklîd etmekdir ki ekseriyâ kolay yoldan menfaat celbetmek için yapılır. Pahalı bir mücevherin, saatin ya da başka bir eşyânın taklîdini yapmak gibi. Maddî değeri olan eşyânın taklîdi olduğu gibi ma'nevî değeri olan şeylerin de taklîdi vardır ki bu daha tehlikelidir. Bu şekilde yapılan taklîd ne kadar başarılı yani aslına ne kadar yakın olursa olsun işin içinde bir hile, bir aldatma vardır. Hîle ve aldatma ile yapılan işden de hayır gelmez.
Günümüz müslümanlarının hâl-i pür-melâlinin sebebi, bu iki tür taklîdden de bir türlü kurtulamamış olmalarındandır. Taklîdden tahkîke eremediğimiz müddetçe, ister dünyevî ister uhrevî ister maddî ister ma'nevî yaptığımız işlerden bir hayır gelmeyeceği de âşikârdır.
Taklîdden eyle hazer cevher olur mu mermer
Bakırla bir midir zer bul "men aref"le dîde