26 Haziran 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Ey derde dermân isteyen yetmez mi derd dermân sana
Ey râhat‐ı cân isteyen kurbân olandır cân sana
Yağma edersin varlığın gider gönlünden darlığın
Mahveyle sen ağyârlığın yâr olusar mihmân sana
Sermâye bu yolda hemân teslîm olur buna inan
Sıdk ile Allâh’a dayan etmez mi gör ihsân sana
Tevhîde tapşır özünü kimseye açma râzını
Şeyh izine tut yüzünü şeyhin yeter burhân sana
Eyin kişi yol alamaz maksûdunu hergîz bulamaz
Bekle me'ârif kapusun yüz göstere irfân sana
Dünyâ ile ukbâyı ko ûlâ ile uhrâyı ko
Var ol kuru sevdâyı ko matlab yeter Sübhân sana
Cândan taleb kıl yârini ver cânı bul dîdârını
Yok eyle kendi vârını kim var ola cânân sana
Çürüklerin hep sâğ olur zehrin kamu bal yağ olur
Dağlar yemişli bâğ olur cümle cihân bostân sana
Güçdür katı Hakk’ın yolu dergâhı hem gâyet ulu
Sıdk ile olmazsan kulu etmez yolu âsân sana
Kulluğa bel bağlar isen şâm u seher ağlar isen
Sular gibi çağlar isen tîz bulunur ummân sana
Bülbül oluben ötegör gül gibi açıl tütegör
Aşk oduna cân atagör gülzâr olur nîrân sana
Yüzün Niyâzî eyle hâk derd ile kıl bağrını çâk
Kalbin sarâyın eyle pâk şâyet gele Sultân sana
Niyâzî Mısrî
Kuddise Sırruh