29 Nisan 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NASÎHAT
Ey gâfil uyan defter-i a'mâline bir bak
Ömrün bitiyor şâm u seher hâline bir bak
Bir şöyle düşün nerde ekârib ile ecdâd
Aldanmadasın Şeytân'ın idlâline bir bak
Âdem atamız bin yıl ömür sürdü cihânda
Bir gün yine ukbâya sefer kıldı nihâyet
Hiç kimseye yok mevtden imkân-ı himâyet
İbrâhim'e İsmâil'e emsâline bir bak
Rüzgâra ve ifrîtlere hükmetti Süleymân
Her derde devâ bulmuş iken Hazret-i Lokmân
Onlarda ecel hastasına bulmadı dermân
Dünyâya dalıp yârını ihmâline bir bak
Binlerce nebî hepsi içip câm-ı ecelden
Dünyâya vedâ eylediler böyle tez elden
Takdîr-i Hudâ böyle zuhûr etti ezelden
Hiç ölmeyeceksin gibi âmâline bir bak
Bir çok kişi cem' eyledi dünyâ malı bî-hadd
Ukbâyı düşünmez işi hep küfr ile ilhâd
Mîrâsını taksîm için evlâd ile ahfâd
Kabrin kapatırken koşar emvâline bir bak
Her cân taşıyan bir gün ölür çâresiz er geç
Âhir sana da mevt erişir kalma sakın geç
Bir sarpa düşer sonra yok encâmı güzel seç
Aldandı fenânın niceler âline bir bak
Âkil kişi ikbâle de idbâre da bakmaz
Hep aynı görür yâre de ağyâre de bakmaz
Dostuyla olan hâre de gülzâre de bakmaz
Düşmez feleğin kir dolu ezyâline bir bak
İkbâl ile fahr eylemek irfâne haleldir
Bir servete bir od yetişir darb-ı meseldir
Ma'nâya yönelmek ne güzeldir ne güzeldir
Geçmişdeki İskender'in ikbâline bir bak
HİKMET yetişir gayrı bu akvâline son ver
Ağyârı bırak nefsine bak kendine yön ver
Her şâm u seher mevtini yâd et buna ön ver
Nefsinle cidâl et onun ef'âline bir bak
Ârif-i billah vâsıl-ı ilallah Hâfız Ârif Hikmet Gökoğlu üstâdımızın 30 Eylül 1971 târihinde îrâd ettiği bu nutk-i şerîfini, irtihâlinin 23. sene-i devriyesi vesîlesi ile yayınladık. Rûhu şâd olsun.