7 Ağustos 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Ey kerîm-i lem-yezel ey pâdişâh-ı lâ-yezâl
Saltanat külli senindir kim sana yokdur zevâl
Kâdir ü kahhâr sensin hışm ü hem rahmet senin
Kudretinde kabz u bast u kahr u lutf u külli hâl
Yoğ idi bu cümle 'âlem vâr idin sen bî-nişân
Eyledin bu cümle mülkü bî-sebeb hem bî-misâl
Ol dedin oldu bu 'âlem yer ü gök derdi vücûd
Bitdi yerden hoş nebât ü indi hem gökden zülâl
Dön dedin göklere döndü dur dedin durdu bu yer
Ne melûldür gök işinde ne yere geldi melâl
Kudretin kabzında muhkem 'arş u ferş ü cism ü cân
Emrin altında revândır rûz ü hefte mâh ü sâl
Gün senin hükmün içinde durmadan galtân döner
Ay senin emrin elinde gâh bedr ü geh hilâl
Yer ü gök mülkün dürür sen pâdişâhsın bî-mekân
Yerde gökde istenüp sensin kamu bu kıyl u kâl
Şeş cihetden sen berîsin leyk senden dopdolu
'Arş u ferş ü şark u garb u hem cenûb u hem şimâl
Cümle sûret nakşının nakkâşı sensin bî-gümân
Cümle 'aklın 'ilmi sensin ger hakîkat ger hayâl
Âdem ü Havvâ ki geldi kudretin ızhârıdır
Ya'ni bunlar ata ana ayrığı cümle 'ıyâl
Kamuya bir lafz içinde yâ benî âdem dedin
Kimine atlas giyirdin kiminin giydiği şâl
Şîs'i sen dervîş kıldın geçdi gitdi fakr ile
Nûh'u kodun da'vet üzre dedin eyle ihtimâl
Eyyûb'a sen sabr verdin şol belâyı tartmağa
Ya'kub'a hüzn ü firâk u Yûsuf'a hüsn ü cemâl
Hem dedin İbrâhîm'e sen kurbân et İsmâil'i
Gine sen aldırmadın 'afv eyledin savdın vebâl
Kudretin Mûsâ elinde ejderhâ oldu 'asâ
Kıldı Fir'avn'ın tamâmet leşkerini pâymâl
Dâvûd'u bu yer yüzünde sen halîfe eyledin
Hem Süleymân buldu senden tâc ü taht u mülk ü mâl
Hikmetin 'Îsâ dilinde ölüyü kıldı diri
Mustafâ zâtında âhir sen kodun hulk u kemâl
Ol Ebâ Bekr ü 'Ömer 'Osmân 'Aliyye'l-Mürtezâ
Buldu senden sıdk u 'adl ü hem hayâ vü hem kıtâl
Enbiyâ zâtında kodun türlü türlü mu'cizât
Evlivâ cânında kodun 'ilm ü hikmet vecd ü hâl
Cümle 'âlem halkının rızkını sen kısm eyledin
Kimisi kahr u cefâ yer ü kimi yer yağ u bâl
Evvel ü âhir dahi hem zâhir ü bâtın dahi
Cümle senin kudretinden aldı bu kâm u fi'âl
Cümle gözler nûru sensin cümle diller zikri sen
'Âlem içre senden artuk ne cevâb var ne suâl
Sen yaratdın diller üzre Âşık'ın tevhîdini
Cânına sen yoldaş eyle 'aşkını yâ ze'l-celâl
Ey Çalab sendendir âhir bu firâk u bu hicâb
Yine şey'en billah senden rûzi kıl kurb-i visâl
Âşık Paşa
Kuddise Sırruh