26 Nisan 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Eyvâh geldin geçdin ömrüm senin kadrini bilmedim
Bir kuş gibi uçdun ömrüm senin kadrini bilmedim
Satılmazsın alam seni bulunmazsın bulam seni
Vâh bana vâh bana ömrüm senin kadrini bilmedim
Uydum nefsimin mekrine gâfil oldum Hakk zikrine
Aldandım dünyâya ömrüm senin kadrini bilmedim
Hoş yâr idin ömrüm bana n'idem hasret kaldım sana
Eyvâh bana eyvâh ömrüm senin kadrini bilmedim
Seyyid Nizâmoğlu ağlar hasretle ciğerin dağlar
Ele girmez geçen ömrüm senin kadrini bilmedim
Seyyid Nizâmoğlu Seyyid Seyfullah
Kuddise Sırruh
ÎZÂH
Seyyid Seyfullah Hazretleri, bu nutk-i şerîfinde kendisini levm ederek aslında bizlere tenbîhâtda bulunuyorlar. Bu tarzda nasîhat etmek, büyük mürşidlerin hepsinde gördüğümüz zarîf ve ârifâne bir irşâd usûlüdür. Bu gibi nutukların diğer bir hikmeti de şudur ki, insan ma'nen ne kadar yükselirse kendisini o kadar aşağıda görür. Bir insanın ilmi ne kadar artarsa kendisini o derece câhil görür. Diğer bir hikmeti de "hasenâtü'l-ebrâr seyyiâtü'l-mukarrabîn" hakîkatinde gizlidir.