Ezân-ı Muhammedî okunurken, halkın bir kısmının mescidlere yönelmesi, diğer bir kısmının ise namazı önemsemeyip dünyâ işlerinin peşinden koşturmalarına işâret eden âyet-i celîle "فَرِيقٌ فِي الْجَنَّةِ وَفَرِيقٌ فِي السَّعِيرِ / ferîkun fi'l-cenneti ve ferîkun fis-sa'ir" âyetidir.
Sûre-i Şûrâ'daki bu âyetde, kıyâmet gününde insanların iki fırkaya ayrılacağını, bir zümrenin cennetlik, diğer bir kısmının ise cehennemlik olacağını beyân edilmişdir. Efendi Hazretleri, ezânın aynı zamanda İsrâfil aleyhisselamın sûruna da remz olduğunu söylerlerdi.
Efendi Hazretleri, ezândaki cümlelerin iki kere okunmasının hikmetini de şöyle beyân buyurmuşlardı :
Bir veche göre, iki defa okunan cümlelerden biri insanlar diğeri cinler içindir. Diğer bir veche göre, biri müslümanlar için diğeri inanmayanlar için okunur.
Efendi Hazretleri ezâna hürmet husûsunda çok hassaslardı ve bu hususda sık sık nasîhat ederler ve "Ezâna hürmet etmeyenlerin îmânsız gitmesinden korkulur" buyururlardı. Aşağıdaki ses kaydından, Efendi Hazretlerinin ezâna hürmet hakkında bazı nasîhatlarını dinleyebilirsiniz.
Efendi Hazretleri, ezân okunurken müezzinden sonra cümlelerin tekrâr edilmesini "hayyealessalah" ve "hayyealelfelah"lar okunurken "la havel velâ kuvvete illâ billah" denilmesini tavsiye ederlerdi...Ezân ile kâmet arasında yapılan duâların makbûl olacağını ve Hadîs-i Şerîf ile bildirilen şu duânın da her ezândan sonra okunmasını tenbîh ederlerdi :
Efendi Hazretlerinin Ezân-ı Muhammedî hakkındaki bir hutbesini de sizler için yayınladık. Ezânın hükmünü, ma'nâsını, târihçesini ve hikmetlerini beyân ettikleri bu hutbeyi de mutlakâ dinlemenizi tavsiye ederiz.