21 Şubat 2020 tarihinde yayınlanmıştır.
Ezân-ı Muhammedî okunduğu vakit, Bağdad'ın fâsıkları çalgılarını, neylerini, dümbeleklerini susturmuyorlardı, Ezân-ı Muhammedî'yi dinlemiyorlardı. Yani ezâna hiç aldırmıyorlardı, lâubâlî olmuşlardı. Allah kavm-i Nûh'a tûfan gönderdi, onları suya gark etdi, Bağdad halkına da ateş deryâsı gönderdi. Çünkü Bağdad üzerine Hulâgû geldi.Efendi Hazretleri ezâna hürmet husûsunda buyurdular ki :
Ezâna hürmet etmeyenler mutlakâ belâlarını bulurlar. Haber veriyorum, tekrar tekrar söylüyorum. Onun için ezan okunmaya başladı mı, radyonu madyonu kısarsın, televizyonunu melevizyonunu kısarsın, konuşmayı terk edersin ve kendini ezâna verirsin ve müezzinle berâber Cenâb-ı Hakk'ın vahdâniyyetine şehâdet edersin.
Allah'a aşk, Peygamber'e muhabbet, Dîn-i İslâm'a hürmet mes'elesi bu. Edebsizleri huzûra almazlar. İslâm'da edeb en mühim şeydir. Edebin yoksa, ne huzûrallaha, ne huzûr-i Resûl'e girebilirsin, ne de huzûr-i âşıkâna girebilirsin. Edeb, hem de her hususda edeb lâzımdır. Eline, beline, diline sâhib ol!