Fânî Dünyâ
11 Mart 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
FÂNÎ DÜNYÂ
Ne handan ne hancıdan
İbret almaz gözlerim
Konup göçen yolcudan
İbret almaz gözlerim
Ma'mûrlar harâb olur
Canlılar türâb olur
Ömürler serâb olur
İbret almaz gözlerim
Yıkılır hânümânlar
Yok olur vâr olanlar
Gelip geçer kervânlar
İbret almaz gözlerim
Nice eş dost yitirdik
Kabre kadar götürdük
Bir çukura yatırdık
İbret almaz gözlerim
Pâdişâhlar geçdiler
Câm-ı mevtden içdiler
Birer birer göçdüler
İbret almaz gözlerim
İnsanoğlu hulyâda
Mal mülk kalır dünyâda
Fayda etmez ukbâda
İbret almaz gözlerim
Ağardı saçla sakal
Dostlar eder istiskâl
Hiç bitmez bu kıyl ü kâl
İbret almaz gözlerim
Akıl vermiş ol Celîl
Göstermiş binbir delîl
Gâfiller olur zelîl
İbret almaz gözlerim
Aşkî söyler pendini
Hiç düşünmez kendini
Görür dünyâ fendini
İbret almaz gözlerim
Es-Seyyid Eş-Şeyh
Muzafferüddîn Aşkiyyü'l-Cerrâhiyyü'l-Halvetî
Efendi Hazretleri, bu nutk-i şerîfinde sanki kendi nefsini levm ediyor ve kendisine nasîhat ediyor ama aslında bizlere tenbîhâtda bulunuyor. Bu tarzda nasîhat etmek, büyük mürşidlerin hepsinde gördüğümüz zarîf ve ârifâne bir irşâd usûlüdür. Bu gibi nutukların diğer bir hikmeti de şudur ki, insan ma'nen ne kadar yükselirse kendisini o kadar aşağıda görür. Tıpkı bir insanın ilmi ne kadar artarsa kendisini o derece câhil görmesi gibi. Diğer bir hikmeti de "hasenâtü'l-ebrâr seyyiâtü'l-mukarrabîn" hakîkatinde gizlidir.
Listeye geri dön