21 Şubat 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Farkında mısın hiç rebab neler söylüyor
Gözyaşıyla ve kavrulmuş ciğeriyle neler anlatıyor
Diyor ki etinden uzak düşmüş bir deriyim ben
Nasıl ağlamayayım nasıl derdlenmeyeyim ki ayrılıkdan
Tahta da diyor ki yemyeşil bir daldım ben
Balta kesdi bıçkı dildi işte bu hâle geldim ben
A pâdişahlar biz o ayrılık garîbleriyiz ki bizim bu feryâdımız
Sonunda dönüp kapısına varacağımız Allah'adır duyun feryâdımız
Önce Allah'dan ayrıldık sonra şu dünyâya geldik
Hâlden hâle şekilden şekile döne döne gene O'na gidiyoruz
Sesimiz kervandaki çana benziyor
Yâhud da bulutdan düşen yıldırım sanki
A misâfir sakın hiç bir durağa gönül vermeyesin
Çünkü çekip ayrılırken çokca zahmet çekersin
Çünkü erlik suyundan gençlik çağına dek
Nice konakları aşıp geldin sen
Pek sıkı tutma ki kolayca bırakasın onu sen
Hem kolayca verip gidesin hem sevâb bulasın
Sen seni sımsıkı tutana sımsıkı yapış
Evvel de O'dur Âhir de O'nu bul sen
O yaycağızını bir hoşça çeker
Okunu âşıkların gönüllerine atar
Rebabın şu dosdoğru sesi ister Türk olsun ister Rûm ister Arab
Âşıksa eğer hep onun dilincedir onun dilidir rebab
Hazret-i Mevlânâ Celâleddîn Rûmî
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî