6 Haziran 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Fukarâyı kapılarınızdan boş çevirmeyiniz. Kimisi de diyor ki, "Efendi, bazısı sahtekâr". Bir tâne hakîkî fukarâ bulacağım diye yirmi tâne sahtekâra aldan. Bak ne diyorum! Bir tâne hakîkî fukarâ bulacağım ve Allah rızâsını alacağım diye yirmi tâne sahtekâra aldan.
Hani birisi gelmiş, Allah için Peygamber için isteyince, Hazret-i Şeyh Cenâb-ı Mevlânâ yani Mollâ-yı Rûm çıkarmış kesesini olduğu gibi vermiş. Demişler ki "Efendi, bu adam yalan yapıyor, bu işi seni kandırmak için yaptı. Bu adam, Allah'a Peygamber'e inanmaz". Hazret-i Mevlânâ, "Biliyorum, ben ona keseyi yalan söylediği için verdim, hakîkî söylese Allah için canımı da verirdim" buyurmuş.
Hazret-i Ömer ibn Hattâb radıyallahu anh da kölelerinden kim namaz kılarsa onları âzâd edermiş. Köleler de münâfıkmış yani namaz kılmadıkları halde âzâd olmak için Ömer'e namaz gösterirlermiş. "Yâ Ömer, bunlar yalan yapıyorlar. Seni aldatıyorlar" demişler. "Bırakın Allah için aldanayım" demiş.
Hep Allah için aldandık, hep Allah için aldandık elhamdülillah, Allah için aldandık.
Kapından fukarâyı boş çevirme, acı konuşma!