29 Temmuz 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
TERKÎB-İ BEND
DER MEDH-İ SULTÂN SÜLEYMÂN
ALEYHİ'R-RAHMETİ VE'l-GUFRÂN
I
Ne hoşdur elde gülgûn câm başda 'aşk sevdâsı
Gönülde vasl zevki cândan cânânlar temennâsı
Gönül bir kaç zaman endûh-i hicrân ile zâr etmek
Yine âheng ile âheng-i bezm-i vasl-ı yâr etmek
II
Ne hoşdur ol müsâfir kim sefer 'azmini cezm eyler
Tutup râh-i tevekkül menzil-i maksûda 'azm eyler
Bulup sûdun seferden kesb edüp sermâye-i 'işret
Dönüp mülküne her menzilde bir tedbîr-i bezm eyler
Ferahnâk eyle kim her nâzenin şeh-bâz-ı sayd efgen
Alır saydın olur hoş-vakt ü hurrem mâil-i mesken
III
Ne hoşdur âşiyândan dembedem şehbâz pervâzı
Şikâr üzre hevâ tutmakda olmak çerh hem-râzı
Urup minkâr açup çengâl dökmek saydlar kânın
Yetürmek kebk ü dürrâc ü tezerve şehper âvâzı
Alandan sonra saydın şâd meyl-i âşiyân itmek
Nice kim feth idüp mülk-i Fireng'i server-i gâzî
Safâ vü zevk ile meyl-i nigâristân-ı Rûm itmiş
Hilâfet tahtını müstakdim-i feyz-i kudûm itmiş
IV
Zihî Sultân-ı rûşen-rây mülk-ârâ-yı deryâ-dil
Ki tevfîk-i zafer ikbâle kılmış cevherin kâbil
Binâ-yı ihtimâmından demâdem olmasa muhkem
Tılsım-ı dîn-i hak tuğyân-ı küfr ile olur bâtıl
'Ulûvv-i iktidârından peyâpey bulmasa revnak
Olur nakş-ı se'âdet safha-i eyyâmdan zâil
Şeh-i dünyâ vü dîn Sultân Süleymân şâh-ı âdil-dil
Rızâsın saklayan hem din ü hem dünyâ kılar hâsıl
Havâdis def'ine 'âlemde kâdir pâdşâh oldur
Penâh isterse 'âlem Husrev-i 'âlem-penâh oldur
V
Harîm-i Hakk çerâğı saltanat şem'-i şebistânı
Riyâz-ı 'adl servi evc-i rahmet mâh-ı tâbânı
Hilâfetde velâyet ehlinin himmetli serdârı
Velâyetde hilâfet tahtının devletlü sultânı
Sikender tahtının ikbâl ile makbûl Dârâ'sı
Süleymân mülkinin isbât ile vâris Süleymân'ı
Melâz-i memleket memdûh-i millet mazhar-ı rahmet
Her âfet ref'i her gam çâresi her derd dermânı
Şerî'at zîveri dîn revnakı İslâm âyîni
Mürüvvet menba'ı insâf deryâsı kerem kânı
Ki her kim her dil ile her ne vasfın kılsa efzûndur
Ana benzer şehenşeh görmemiş tâ devr-i gerdûndur
VI
Şehenşâhî ki gerdûn dergeh-i kadrine çâkerdir
Cemî'-i müddeâsı feyz-i devletden müyesserdir
Ne fermân kim kılarsa Hakk rızâsınâ mutâbıkdır
Ne yan kim 'azm kılsa bahtına tevfîk rehberdir
Fezâ-yı bârgâh-ı 'adlinin a'yân-ı makbûlü
Serâser her biri 'adline bir pâkize mazherdir
Mukaddem cümleden ol server-i sâhib-se'âdetdir
Ezelden tıyneti insâf ü 'adl ile muhammerdir
Nizâmü'l-'izz ü ve'l-ikbâl Sultân Veys-i rûşen-dil
Ki dârü'l-mülk-i Rûm envâr-ı 'adliye münevverdir
Gönül vakt oldu ol kutb-i zamân devrinde izhâr et
Ne maksad kim zamanlar bâtın-ı pâkinde muzmerdir
'Adâlet tıynetinin tarzını ol pâk-tenden sor
Nübüvvet hırkasının zevkini Veysü'l-Karen'den sor
VII
Şehâ cennet dilerdim Hakk müyesser kıldı dîdârın
Umardım nûr-i rahmet rûzu oldu şem'-i ruhsârın
Murâdım Ka'be idi tavf-ı dergâhın nasîb oldu
Çekerdim la'l için hasret irişdi sem'e güftârın
Kılardım arzû Hakk'dan kilîd-i mahzen-i maksûd
Göründü dîde-i ümmîdime dest-i güherbârın
Safâ-yı tal'atın mahv etdi gönlümden elem nakşın
Mu'âlec oldu hâtır kalmadı teşvîşi bîmârın
Tarîk-i 'izz ü ikbâli yitirmişdim olup gâfil
Beni gaflet uykusundan uyardı baht-ı bîdârın
Ne tâ'at ecridir yâ ne du'â te'sîridir yâ Rab
Ki matlûbu müyesser oldu mihnetsiz talebkârın
Fuzûlî hüsn-i etvâr ile olmuş kurbuna mâil
Budur te'sîri 'âlemde hemîşe hüsn-i etvârın
Safâ-yı niyyet ile yok du'â kılmakda taksîri
Du'â olsa riyâsız böyledir elbette te'siri
VIII
Binâ-yı devletin tâ devr-i gerdûn-vâr var olsun
Medâr etdikçe 'âlem devletin 'âlem-medâr olsun
Serây-ı himmetin kim halka salmış sâye-i rahmet
Esâsı nusret ü feth ile dâim üstüvâr olsun
Metâ'-ı irtifâ'-ı kadrine bîm-i havâdisden
Hemîşe devlet-i tevfîk-i Hakk hısn-ı hisâr olsun
Temâmî-i umûrun her cihetden mûcib-i tahsîn
Cemî'-i hizmetin manzûr-i 'ayn-i i'tibâr olsun
Sen olgıl ercmend-i mülk düşmen kayd-i gam çeksin
Sen olgıl ser-bülend-i dehr hâsid hâr ü zâr olsun
Fezâ-yi buk'a-i Bağdâd 'adlinden alıp rûşen
Mizâc-ı pâkine âb ü hevâsı sâzkâr olsun
Serîr-i hükm-i burc-i evliyâ senden bulup zîver
Safâdan her günü nevrûz ü her faslı bahâr olsun
Senin vasfınla gün günden bulupdur revnakın nazmın
Benim nazmımla vasfın vird-i ehl-i rûzgâr olsun
Zebân oldukça bir dem gitmesin zikrin zebânımdan
Hayâl-i hizmetin mahv etmesin Hakk levh-i cânımdan
Fuzûlî