Gelin Bugün Yanalım Yarın Yanmamak İçün

3 Ocak 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

Ahiret

NASÎHAT
ve
ÎZÂHI

Gelin bugün yanalım yarın yanmamak içün
Ölelim ölmez iken yine ölmemek içün

Nefs cehennem, nefs ile mücâhede de ateşe atılmak gibidir. Ahiretde cennete gidip rahat etmek isteyen kişi dünyâda iken nefsi ile mücâhede edip nefs cehenneminden kurtulmalıdır. Bu iş, tıpkı bir yangını söndürmek gibi meşşakkatlidir. Bu işe kalkışan kişi tıpkı bir itfâiyeci gibi cesûr ve sabırlı olmalıdır. İtfâiyeciler yangını söndürene kadar çok zahmet çekerler, ateşden ve dumandan kötü etkilenirler ama işin sonunda büyük bir muvaffakiyyet vardır. Nefsiyle mücâhede eden kişi de bu yolda çok sıkıntılar çeker ama netîcesinde ebedî bir saâdet ve kazanç vardır. Nefs ile mücâhede, bir savaşa da benzetilebilir. Bu savaş, nefsin kötü sıfatlarına karşı yapılan ma'nevî bir cihâddır. Bu savaşı kazanıp nefse boyun eğdirmek, nefsi ma'nen öldürmek demekdir. Nefsi bu şekilde öldürmek insana ebedî bir hayat getirir.

Tartalım günâhımız artdıralım âhımız
Edelim hisâbımız hisâb olmamak içün

Aklı ve îmânı olan kişi, yarın âhiret gününde hesâba çekileceğini düşünür de orada hesâba çekilmeden evvel burada kendi kendisini hesâba çeker. Yanlışlarını düzletir, hatâlarından döner ve günâhlarına nâdim olup ağlar, inler, Cenâb-ı Hakk'dan afv u mağfiret ister. 

Erenlere gidelim eteklerin tutalım
Bugün öyle edelim yolda kalmamak içün

Günâhlarımız için tövbe kapısı hep açıkdır ama nefsimizi ıslâh etmezsek tekrar takrar o günâhlara dönme ihtimâli hep vardır. Günâha bir daha aslâ dönmemek için nefsi ıslâh etmek şartdır. Nefsi ıslâh edebilmek için de, mutlakâ kâmil bir mürşide ihtiy3aç vardır. İnsan ne kadar uğraşırsa uğraşsın, bu işi kendi kendine lâyıkıyla yapamaz.  Bu işi kendi kendine yapmaya kalkışan kişi, hem çok zahmet çeker hem de çok az yol alabilir. Meselâ emmâreden başlar binbir meşakkatle gide gide levvâmeye kadar gidebilir ya da yıllarca uğraşır ancak mülhimeye kadar gidebilir. Nefsini tam manasıyla ıslâh etmek ve  bütün mertebeleri geçerek maksad-ı a'lâ olan yüce mertebeye erişmek isteyen kişi muhakkak kendisine kâmil bir mürşid bulmalıdır.

Bak göresin dünyâya geldiğini bil neye
İş bu fânî dünyâya mağrûr olmamak içün

Aklı olan insan bu dünyâya niçin gönderildğini tefekkür eder. Hangi sebeble yaratıldığını bulmaya çalışır. Böyle yapmayıp da, bütün ömrünü sırf yiyerek, içerek, dünyâ zevklerine dalarak geçiren kişi, sâhib olduğu cevheri hebâ etmiş olur.

Yûnus yok dünyâ tadı çün kim fânîymiş adı
Muhammed zindân dedi biz şâd olmamak içün

Dünyâdan lezzet alanlar ölümü unutan gâfillerdir. Ölümü unutmayanlar ise dünyâdan lezzet alamazlar. Bilirler ki burada sâhib oldukları her şey fânîdir, geçicidir. Üstelik bütün bu nimetlerin âhiretde bir de hesâbı vardır. O hesâbı vereceğini bilen kişi, günlerini yan gelip yatarak, keyfederek, ısyân ve nisyân ile geçirebilir mi? Peygamberimiz aleyhisselâm "Dünyâ mü'minin zindânı kâfirin cennetidir" buyurmuşdur. Zîrâ mü'mine âhiretde verilecek mülke ve nimetlere nisbetle, dünyâ sarayları bile çer-çöp mesâbesindedir. Bunu bilen bir kişi, çere-çöpe tamah ederek âhiretdeki o büyük nimetleri kaçırmaz, burada üç gün zahmet çeker ama gözünü kapadığı zaman hemen cennete uçar.

Yûnus Emre
Kuddise Sırruh
Listeye geri dön