31 Ekim 2024 tarihinde yayınlanmıştır.
28. Ebû Abdurrahman’ın söylediğine göre, bir zât Hz. Ali’ye (ra) misafir
olmuş ve kendisine yemek hazırlanmıştır. Hz. Fâtıma (ra) “Keşke, Resûlullah
(sav)’ı da çağırsak da O da bizimle yemek yese!” demiş ve bunun üzerine onu da
çağırmışlardır. Resûlullah (sav) da gelmiş. Daha, kapıdan adımını atar atmaz,
evin bir köşesinde, üzerinde canlı resmi bulunan perdeye gözü ilişmiş ve derhal
geri dönmüştür. Hz. Fâtıma’nın (Hz. Ali’ye) “Yetiş ve (niye girmediğini) sor”
demesi üzerine Resûlullah (sav) Süslü püslü bir eve girmek ne bana ve ne de bir
peygambere yakışır” buyurmuştur.
29. Ebû Ümâme, (ra) Resûlullah’ın üç defa: “Giyim kuşamda, sade ve
gösterişsiz olmak imanın gereğidir, Giyim kuşamda, sade ve gösterişsiz olmak
imanın gereğidir, Giyim kuşamda, sade ve gösterişsiz olmak imanın gereğidir”
buyurduğunu haber vermiştir. Babama:“Bezâze”nin ne olduğunu sordum.
“Giyimde sadeliktir” cevabını verdi.