15 Nisan 2022 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Gündüz gelir gece gider bir acâib devrân ancak
Gece gider gündüz gelir bir acâib seyrân ancak
Dünyâ mekrinin gafleti hep bunları mest eylemiş
İbret gözüyle bakana cihân halkı hayrân ancak
Bu tevhîdin sırrı cânda diyen bilir ma'nâsını
Düşen çıkmaz kenârı yok bir acâib ummân ancak
Âlem-i ma'nâ yüzünden açdım sana ben râzımı
Mansûr kadehin içenler ayık değil mestân ancak
Ne göz görür ne el tutar ma'lûmd eğil hiç neydiği
Akıl bunu fehm eylemez bu ma'rifet vicdân ancak
Yâ Hayy u Kayyûm'dan gelir bu dediği ma'nâ san
Bu tevhîde sıfât olan sâfî nûrdan insân ancak
Anlar mısın dinler misin ma'şûk sözün söyler âşık
Gam yemezem şimden geri nutkumdaki irfân ancak
Âşıkların temessükü söylediği ma'rifetdir
Cemâl-i Hakk'dan gayrısın fehm eyledim yalan ancak
İnanırın "lâ" demezin âşıklığım şâhid bana
Yapışmazın bu dünyâya sokar beni ilan ancak
Bir haber geldi dilime anlayana pesdir yeter
Bu dünyânın ardın'uyan hınzır güder çoban ancak
Söylediğim gizli sırrın ahvâlini diyem sana
Dost zâtına mazhar düşen ma'mûr değil vîrân ancak
Söyler isem nic'edeyin âlemlere fâş olursun
Dîzârını zikreylemez dilim bana düşman ancak
Bildirdiler bildim anı gam yemezem şimden geri
Bu dünyânın içi dışı âşıklara zindân ancak
De dediler dedim sana şekkeyleme kardaş bana
Mürşidimin hûb nefesi derd ehline dermân ancak
Vâhib Ümmî vuslatının esrârını eyler ayân
Zâkir olup zikreyleyen dost ehline fermân ancak
Abdülvehhâb Ümmî
Kuddise Sırruh