2 Haziran 2020 tarihinde yayınlanmıştır.
Bu soru, çok cevâbı îcâb etdiren bir sorudur. Bizim vereceğimiz ma'nâ, denizden bir katre, güneşden bir hüzme, kâinâtdan bir zerredir.
Rabbimiz Allah diyen ve hakkıyla Allah'a bağlanan, sonra istikâmet üzerine bulunan kimseler, hakîkî müslümandır. Hakîkî müslümanın bir tarîfi de, kendine lâyık gördüğünü halka lâyık görendir. Bir tarîfi de, halkın, elinden ve dilinden halâs olduğu, kötülük görmediği kimsedir. Yine hakîkî müslüman, Allah'ın emirlerini seve seve yapan ve Allah'ı seven ve Allah'ın celâlinden korkarak Allah'ın yasaklarından kaçınandır.
Evet, vermiş olduğumuz cevâblar, gâyetle bâsit olarak, soruya karşı ancak radyoda ve böyle bir oturumda verilebilecek cevâblardır. Yoksa bunun üzerine büyük cild cild kitâblar yazılabilir.
Yine hakîkî müslüman, gayb olarak Allah'a inanan ve Allah'ı çok yakın bilen ve Allahu Teâlâ Hazretlerine ibâdet eden ve rızkından fukarâyı yediren ve içiren, kendinden evvelki kitâblara îmân eden ve kendine inzâl olunan kitâbı tasdîk eden kimselerdir ki işte felâha ve necâta bunlar ermişdir.