Hâlimizi Nasıl Saflaştırabiliriz?

21 Eylül 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

Safa
Seyyid Ahmed er-Rıfâî Kaddesallahu Sırrahu'l-Fettâhî Hazretleri buyuruyorlar ki :
Şu hakîkati sakın unutmayın. Kim Allah'dan gayrı bir şeyle meşgûl olursa, onun ömrü boşa gitmişdir, hâlinin saflığı da yitmişdir. Her kim hâlinde saflık isterse, Allah'ı nefsânî isteklerine tercih etsin. Sôfîlerden birine sordular, "Hâlin saf olmasını sağlayan nedir?" dediler, "Allah'a sıdk ile kulluk ve her şeyi Allah'a nisbet etmekdir" diye cevap verdi.
Denilmişdir ki, Allah'ın ilimle rızıklandırdığı kimseler hâriç herkes ölüdür. Kendisiyle amel edilenler hâriç, bütün ilimler, sâhibi için vebâlden başka bir şey değildir. İhlâs ile yapılanlar hâriç, amellerin tamâmı, bâtıldır, yok hükmündedir. 
Allah'a tam bir teslîmiyyet hâlinde olmadıkça safâ ehli de büyük bir tehlike altındadır. Kulun, yeme-içme, konuşma, giyinme, istek ve hareketlerinde dâimâ kendisini murâkabe etmesi ve keder verecek şeyleri terkedip, safâ verecek şeyleri alması lâzımdır. Çünkü vakitlerin saflığı hâllerin temizliği mikdarıncadır. Allahu Teâlâ, İbrâhim aleyhisselâmdan hikâye ederek, şöyle buyurmuşdur, "يَوْمَ لَا يَنْفَعُ مَالٌ وَلَا بَنُونَۙ  اِلَّا مَنْ اَتَى اللّٰهَ بِقَلْبٍ سَل۪يمٍۜ O gün kimseye ne mal fayda verir ne de evlad, kalb-i selîm ile gelenler müstesnâdır". Görmüyor musun? Hazret-i İbrâhim, ayaklarını teslîmiyyet sahrâsına sıdk u vefâ ile koyduğu için, Allah, "وَاتَّخِذُوا مِنْ مَقَامِ اِبْرٰه۪يمَ مُصَلًّىۜ" buyurdu yani "Makâm-ı İbrâhîm"in musallâ ittihaz edilmesini emretti.
Âb-ı sâfî ol seni bâlâ eder ebr-i füyûz
Nehr-i cârî ol yem-i yekta eder bahr-i füyûz
Mâye-i pâk-i musaffa ol cilâ-yı aşk ile
Nûr-i feyyâz-i ezelden feyz ola sadr-ı füyûz
Listeye geri dön