Hazret-i Fâtıma'nın Resûlullah'a Hasretle Okuduğu Mersiye

28 Eylül 2017 tarihinde yayınlanmıştır.

Resulullah
Son bir kaç yazımızı Fahru'n-nisâ Fâtımatü'z-Zehrâ radıyallahu anhâ vâlidemize tahsîs etmişdik. O'nun Resûlullah'a ne kadar çok düşkün olduğunu ve Efendimizin irtihâlinden sonra, "vâ ebetâ vâ ebetâ" yani "âh babacığım vâh babacığım" diyerek nasıl âh u vâh ettiğini, O'nsuz yaşamak istemediğini, O'nun yokluğuna tahammül edemediği için üzüntüsünden kahr olduğunu ve altı ay gibi kısa bir müddet içinde bitmiş, tükenmiş bir halde rûhunu teslîm ettiğini anlatmışdık. 

İşte hep ağlayarak geçen o günlerden bir gün Hazret-i Fâtıma Ravza-yı Mutahhara'yı ziyâret etmiş. Kabr-i şerîfin üzerinden bir avuç toprak alıp koklamış ve o anda irticâlen şu mersiyeyi îrâd etmişdir :


ماذا على من شم تربة أحمد  أن لا يشم مدى الزمان غواليا
صبت علي مصائب لو أنها  صبت على الأيام صرن لياليا


Meâli şöyledir :

Ahmed aleyhisselamın kabrinin hoş kokulu toprağını koklayan kimse ebediyyen başka güzel koku aramaz.
O'nun irtihâli beni öyle musîbetlere düşürdü ki bu musîbetler gündüzlere isâbet etseydi gündüzleri gecelere çevirirdi.

Bu mersiye vaktiyle nazmen de şöyle tercüme edilmiş :


Muhammed Mustafâ'ya ravza-yı rıdvân olan hâki
Kokanlar istemez kokmak bahadâr hiç ıtırnâki
Vefâtiyle döküldü gönlüme öyle mesâib kim
Leyâl-âsâ karartırdı dökülseydi şu eflâki
Listeye geri dön