İlk Tayyare Şehîdlerimiz Fethi ve Sâdık Beyler

15 Şubat 2015 tarihinde yayınlanmıştır.

Muzaffer Efendi
Fethi Bey ve Sâdık Bey (soldan birinci ve ikinci)
Gökte bulutlara bir yoldaştınız
Denizler aşdınız dağlar aştınız
Nûr-i hilâl gibi uçup kaçtınız
En sonra düştünüz toprak üstüne
Târihde bir altun yaprak üstüne
Hamiyyet ağlasın gayret ağlasın
Sâdık'la Fethi'ye millet ağlasın
Kimsesi kalmayan Leman ağlasın
Hamiyyet ağlasın gayret ağlasın
Sâdık'la Fethi'ye millet ağlasın

FETHİ VE SÂDIK BEYLERİN ŞEHÂDETİ

Mehmet Fethi Bey, 9 Ocak 1914 tarihinde Yüzbaşı rütbesine terfi etmiş ve aynı yıl Hava Kuvvetleri personeli arasından seçilerek oluşturulan ve iki uçuş ekibi tarafından gerçekleştirilmesi planlanan “İstanbul-Kâhire” uçuşunun “1.Uçuş Ekibi”nde pilot olarak görevlendirilmiştir. 

Türk Havacılık Tarihi’nde “İstanbul-Kâhire Hava Seyahati” olarak yer alan bu uçuş, 8 Şubat 1914 günü her iki uçuş ekibinin Yeşilköy'den havalanmalarıyla başlamıştır. “Muavenet-i Milliye” adını taşıyan Bleriot-11B tipindeki çift kişilik keşif uçağı ile uçuşa devam eden Pilot Yüzbaşı Mehmet Fethi Bey ve Râsıd Yüzbaşı Sâdık Bey uçuşun beşinci etabında 11 Şubat 1914 günü 4000 metre irtifadan Toros Dağlarını aşarak Türk Hava Kuvvetlerinin ilk yüksek irtifa rekorunu elde etmişlerdir.

Yüzbaşı Fethi Bey ve Yüzbaşı Sâdık Bey, onuncu etap olan Şam-Kudüs hattına kadar uçuşu başarıyla devam ettirmişler, ancak uçuşun onuncu etabını gerçekleştirmek üzere 27 Şubat 1914 günü Şam’ an havalandıktan kısa bir süre sonra Taberiye Gölü civarında Küfrühar Kayalıkları üzerinde uçak düşmüş, Yüzbaşı Fethi Bey ile Yüzbaşı Sadık Bey şehîd olmuşlardır. Türk Hava Kuvvetlerinin ilk hava şehitleri olan Yüzbaşı Fethi Bey ve Yüzbaşı Sâdık Bey’ in cenâzeleri Şam’a getirilmiş ve Emeviyye Camisinde bulunan Selahaddîn-i Eyyûbî Türbesinin yanına gömülmüşlerdir. 

Rûhları şâd olsun.
Fethi ve Sâdık Bey'lerin kabirleri
İlk şehîdlerimiz olmak münâsebeti ile bu üzücü kazâ memleketin her tarafında yankılanmış ve şehîdlerin hâtırasına biri şehîd düştükleri yere yakın "Ayn Gev” denilen yerde diğeri Fatih'de birer anıt inşâ edilmiştir...Ayrıca Muğla'nın Megri veya Makri adıyla anılan ilçesinin adı "Fethiye olarak değiştirilmişdir.

Ayrıca meşhûr bestekârımız İsmail Hakkı Bey, Fethi ve Sâdık Beyler için Sûzinâk makâmında bir eser bestelemiş ve bu eser "Tayyareciler Marşı" olarak kabul edilmişdir...Bu eseri kaybolmaktan kurtarmak ve notaya alınmasını temin etmek için, Muzaffer Efendi Hazretleri bir meşk meclisinde okumuşlardı. Ehemmiyetine binâen buraya kaydetmeyi münâsib gördük.
 
Bir özel kayıt da pilotlarımızın şehâdetinden sonra Sebilci Hüseyin Efendi tarafından okunan ve taş plak olarak kaydedilen bir mersiyedir. Onu da teberrüken buraya kaydediyoruz. 

Cümlesinin rûhları şâd olsun.
 
Telli turnam gibi çıktın yuvadan
Dedim saklar kötü gözden yaradan
Yine akşam oldu ezân sesi var
Bülbüllerin güle karşı ye'si var
O yavrumun benden gayrı nesi var
Ağla annem ağlamanın yeridir
Tayyâreden düşen oğlun Fethi'dir
Yüzbaşı Fethi Bey


Devrin gazetelerinde bu kazâ ile ilgili haberler
İsmail Hakkı Bey tarafından bestelenen eserin notası




Listeye geri dön