9 Ağustos 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
Şeyhü'l-Ekber Hazretleri Fütûhât-ı Mekkiyyesinde buyuruyorlar ki :
Bütün hareket ve tavırlarında ilme tâbi olmalısın. Kâmil insan, kendisini ilme göre yönlendiren kişidir. Böyle bir kimse, Cenâb-ı Hakk'ın kendisi için vaz etdiği ahkâma göre hüküm verir. Önce öğrenir, sonra öğrendiğiyle amel eder sonra da bilmediğini öğrenir. Hazret-i Peygamber ilme yönelenleri ve ilmiyle amel edenleri övmüş, tersine hareket edenleri yermişdir. Peygamberimiz bir hadîs-i şerîfinde şöyle buyurmuşdur :
"Allah'ın benimle gönderdiği hidâyet ve ilim, yağmura benzer. Bazı toprak yağmuru kabûl eder ve üzerinde pek çok ot ve bitki yetişir. Bazı toprak, suyun bir kısmını tutar, Allah o suyla insanlara fayda verir, suyu içerler, ekinlerini sulamada kullanırlar. Bir kısım toprak ise ne suyu tutabilir, ne de bitki bitirebilir. Allah'ın dîni hakkında anlayış sâhibi olmak da böyledir. Allah, benim vâsıtamla gönderdiği vahiyle kimilerine fayda vermişdir. Öyle ki o kimseler, hem öğrenir, hem öğrendiğiyle amel eder hem de bildiklerini öğretirler. İlme kulak vermeyen kimse de, suyu tutamayan veya bitki bitirmeyen toprağa benzer".
Kardeşim! Sen de öğrenen, öğrendiğiyle amel eden ve öğretenlerden ol, sakın öğrenip de amel etmeyenlerden olma! Eğer öyle olursan insanları aydınlatıp kendini yakan bir mum gibi olursun. Bildiğinle amel edersen, Allah senin için bir furkân ve nûr halk eder ve sana bilmediklerini de öğretir. O ilim, Allah katında ve âhiretin hakkında sana fayda sağlayan ilimdir. Öyleyse sen de hem bilen, hem bildiğiyle amel eden ve hem de hakkı talîm edenlerden olmalısın.