İnsân ﺍﻧﺴﺎﻥ Lafzının Menşeine Dâir

23 Aralık 2017 tarihinde yayınlanmıştır.

Tasavvuf
"İnsân ﺍﻧﺴﺎﻥ" lafzının menşei hakkında iki görüş ileri sürülmüşdür :

1. Nisyân yani unutmak.

2. Üns yani yakınlık, dostluk, samîmiyyet

Bu iki kökün işâret ettiği ma'nâlarda mühim incelikler vardır.

1. İnsân Allah'ı unutmaya ve Allah'ın sayısız nimetlerine karşı nankörlük etmeye pek meyyâldir. "وَضَرَبَ لَنَا مَثَلًا وَنَسِيَ خَلْقَهُ" ve "وَلَا تَكُونُوا كَالَّذِينَ نَسُوا اللَّهَ فَأَنْسَاهُمْ أَنْفُسَهُمْ" gibi âyetler insânın nisyân yani unutma tarafına işâret eder ki bunlar kâfirler, müşrikler, zâlimler ve nefs-i emmâresine tâbi' olan kimseler hakkındadır.

2. Üns ise insanın başda hemcinsleri olmak üzere bir çok varlıkla yakınlık ve dostluk kurmasına işâret eder. Bunu da kimse inkâr edemez çünkü bedîhî bir hakîkatdir. Ünsiyyetin de birkaç vechesi vardır :
a) Hemcinsleri ile yakınlık ünsiyyetin bir vechesidir. Eğer insanda ünsiyyet vasfı olmasaydı, evlenip âile kuramaz, topluluk hâlinde yaşayamaz, devletler kuramaz, hele dilini bile bilmediği başka topluluklarla hiç münâsebet kuramazdı. 
b) Kendi cinsinden olmayan canlılarla ünsiyyet diğer bir vechesidir. İnsanın kedi, köpek, at, kuş gibi hayvanlarla dostça yaşaması bunu gösterir. Bitkilerle, ağaçlarla, çiçeklerle arkadaş gibi olabilmesi de aynı sebebdendir.
c) İnsan, cemâdât denilen varlıklarla da ünsiyyet eder. İnsan bir dağı, bir gölü, bir denizi, bir binâyı, bir san'at eserini de sevebilir ve bunlarla da ülfet edebilir. Bu da ünsiyyetin diğer bir vechesidir. 
c) Ünsiyyetin en yüce mertebesi ise insanın Allah ile ünsiyyetidir ki bu ancak Allah'ın sevdiği ve seçdiği kullara nasîb olur. Ünsiyyetin bu vechesini daha önce "Üns" başlıklı yazımızda beyân ettiğimiz için burada sözü uzatmayıp noktalıyoruz.
Dil u cânda enîs u mûnisin dâim ola Mevlâ
Ki üns-i Hakk'dan oldu lafz-ı insân zâhir-i müştak
Listeye geri dön