3 Şubat 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri, Amerika'daki bir radyo sohbetinde, kendisine "İnsanın Allah ile münâsebeti aklî olmakdan çok öte, bambaşka bir tecrübe, öyle değil mi?" diye sorulunca buyurdular ki :
Aklîdir ama akl-ı me'âş değildir, akl-ı me'âddır. Akl-ı me'âş, insanları bir dereceye kadar, bir yere kadar götürebilir, ondan sonra akl-ı me'âd ve aşk başlar. Ondan sonra, Hakk ile münâsebetler, zevke girer. Zevke girince, zevk, lisânla ifâde edilmez. Ancak tadılırsa bilinir, tadmayan bilmez. Zîrâ kör için renk sağır için âhenk yokdur. Ve işte insan, bu makâma ererse, bu münâsebete, o vakit nereye bakarsa, Hakk'ın cemâlini görür. Zîrâ Kur`ân-ı Kerîm'de Allah gene der ki, "فَاَيْنَمَا تُوَلُّوا فَثَمَّ وَجْهُ اللّٰهِۜ fe eynemâ tüvellû fe semme vechullah", siz nereye dönerseniz benim cemâlime dönersiniz.
Mûsâ Peygamber, Tûr'da Allah'la konuşduğu vakitde, bundan cesâret alarak, "Yâ Rabbi, bana cemâlini göster" dedi. Allah böyle naklediyor Kur`ân'da. "وَلَمَّا جَٓاءَ مُوسٰى لِم۪يقَاتِنَا وَكَلَّمَهُ رَبُّهُۙ قَالَ رَبِّ اَرِن۪ٓي اَنْظُرْ اِلَيْكَۜ ve lemmâ câe Mûsâ li mîkâtina ve kellemehû rabbuh, kâle rabbi erinî enzur ileyk". Allah dedi ki, "قَالَ لَنْ تَرٰين۪ي kâle len terânî", "Sen beni göremezsin yâ Mûsa, ben istersem kendimi sana gösteririm. Ben cemâlimi âşıklarıma sakladım. Sen makâm-ı nübüvvetde olduğun hâlde, bunu görmeye tahammül edemezsin". İşte orada Cenâb-ı Hakk diyor ki Mûsâ Peygamber'e, "Yâ Musâ, ben dağa tecellî edeceğim, dağ beni görmeye kâdir olursa, sen beni görebilirsin". Allah ile münâsebet eden, münâsebetde bulunan kullar ki yani akl-ı me'âşı geçmişler, o kimseler, dağlardan daha kavîdirler. Zîrâ Cenâb-ı Hakk tecellî etdi, dağ dümdüz olmuşdu, erimişdi.
Gene Kur`ân-ı Kerîm'de diyor ki Cenâb-ı Hakk, "Eğer biz Kur`ân'ı dağlara indirseydik, dağlara indirseydik, sözümüzü isbât ediyoruz, dağlara indirseydik, dağlar benim haşyetimle, benim celâlimle dümdüz olurdu, erirlerdi. Fakat insanoğullarına o makâmı verdim ki, Kur`ân'ı dinledikleri hâlde, onlar erimiyorlar. Neden? Zîrâ onlara o mertebeye yükseltdim yani o kudreti, o kuvveti, o tahammülü verdim" diyor. İnsanoğluna dağlardan daha çok büyük kuvvet veren nedir? Aşkdır. Kim ki aşk tâcını başına koydu, o, cemâl-i ilâhîyi görmeye tahammül etdi.
www.muzafferozak.com